(23.02.13) – Hükümetin provokasyona karşı aldığı önlemler, HDK heyetini kısıtlamaktan ibaretmiş.
HDK heyetinin Karadeniz turu faşist provokasyona sahne olmuş, devletin ve polisin adeta linçi destekleyen tutumu ise kamuoyunda tartışmalara sebep olmuştu. Belli ki imajını düzeltmek isteyen sermaye devleti aldığını iddia ettiği önlemleri basına “sızdırdı”. Ancak önlem olarak alındığı iddia edilenlerin büyük bir kısmı HDK’nin yapacaklarına yönelik sınırlamalardan ibaret.
Bugün gazetesinin ulaşmak ile övündüğü bilgiye göre Karadeniz turu öncesi devlet 50’ye yakın güvenlik önlemi almış. Önlemler arasında zehirlenme ihtimaline karşı garsonların seçiminden, yolculuk boyunca yapılacak eskorta kadar bir dizi veri yer alıyor.
Devletin önlemleri arasında en dikkat çeken ise HDK heyetine karşı alınan önlemler. Provokasyona karşı HDK’ye getirilen kısıtlamalar “Konvoyda tahrik edici bayrak ve flamalar kullandırılmayacak, dışarıya hoparlörle yayın yaptırılmayacak, mitinge izin verilmeyecek” ifadeleriyle yer alıyor.
Görülüyor ki devletin aldığı önlem HDK’ye yasak getirmekten ibaretken faşist güruhun sırtını sıvazlamak anlamına geliyor. Zira nasılsa linççi güruhlara nasıl müdahale edileceği, heyetin kışkırtmaya karşı nasıl korunacağı maddeler arasında neredeyse hiç yen almıyor.
Yine günlerdir dağıtılan bildiriler, yerel gazeteler eliyle yapılan linç çağrılarına karşı da bir önlem alınmış değil. Haberde yapılan bu çağrıların Ankara’ya rapor edildiği belirtilmekle yetiniliyor.
Polisin olayları önlemedeki “yetersizliğinin” ise “şehit hassasiyeti” olduğu öne sürülüyor.