Okul formasıyla kemik testi, sonra cezaevi – Pınar Öğünç

  • Arşiv
  • |
  • Kürt Sorunu / Azınlıklar
  • |
  • 16 Kasım 2012
  • 05:39

Artık Pozantı deyince önce bir ilçe gelmiyor aklımıza. Pozantı Cezaevi’nde cinsel şiddete maruz kalan o çocuklar, üzerine daha ne beter cezalar çektiler yetişkinler yüzünden. Başlarına gelenleri büyük bir cesaretle anlattıkları gazetecilerin hepsi de cezaevinde. Bir kara delik böyle tamamlanıyor.

O çocuklardan ikisi Mersin E tipi Kapalı Cezaevi’nde çocuk koğuşunda şu anda. Yetişkinler cezaevinde, çocuklar için ayrılmış bir oda. İşte o koğuştaki yedi kişiye birkaç gün evvel önce bir lise öğrencisi katıldı; sekiz ettiler. Her şeyin ortasında hikâyesi çok kolay eriyip gidecek, 14 yaşında bir çocuk.

10 Kasım günü okula gelen polis tarafından gözaltına alınarak tutuklandı. Kendisi de emekli öğretmen olan İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şubesi’nden Temim Salmanoğlu, yönetmelikler uyarınca polisin okula bu şekilde giremeyeceğini, yanlarında okul idaresinden bir kişi ve rehber öğretmenin bulunması gerektiğini söylüyor. Çocuk, polis tarafından okul koridorundan alınıp götürülüyor. Tutanak falan yok.

Savcılığın iki kez Mersin Devlet Hastanesi’ne yolladığını biliyoruz. Neden? Kemik yaşı ölçülsün, 14’ten büyük çıksın ki tutuklanabilsin. Bu yazı yazılırken ikinci raporun sonucu bekleniyordu. Babası çocuğunu nüfusa geç yazdırmadığını anlatmaya çalışıyor. Niye ikincisi istendi? Olmadı üçüncü rapor istenir…

Okuldan alındığı için üzerinde okul formasının olduğunu biliyoruz. Polis aileden kendi kıyafetlerini getirmesini istiyor. Aile, ünformasında olası bir darp, işkence izinin gizlenmesinden endişe ederek kıyafet getirmeyeceğini söylüyor. Polis 14 yaşında bir çocuğa uygun kıyafetleri kendisi buluyor. Cezaevinde oğluyla görüşen baba neyse ki sağlığının iyi olduğunu, fiziksel şiddet görmediğini söylüyor. İHD yöneticilerinin bu kıyafet meselesiyle ilgili iyimser yorumu da düşündürücü aslında… Belki de polis cezaevinde, mahkemede okul formalı bir çocuk dolaşsın istemiyor. Belki sadece bu görüntüye katlanamıyorlar.

‘Senin kod adın ne?’

Bütün bunların ortasında çocuğun sabıka kaydının hiçbir önemi yok ama merak ediyorsanız daha önce hiç tutuklanmamış. Bir kez, iki saat gözaltına alınmışlığı var, mahkemeye çıkmadan bırakmışlar. Babası hiçbir eyleme katılmadığında da iddialı.

Çocuğun cezaevinde görüştüğü babasına şunu anlattığını biliyoruz. Polis gelmezden evvel bir müdür muavini kenara çekiyor. “Senin kod adın ne?” diye soruyor, “Yok benim kod adım” diyor çocuk sadece.

Mersin gibi toplumsal protesto eylemlerinin sık yaşandığı, çocuk tutuklularla çok sık haşir neşir olan İHD ekibini bile şaşırtan detaylar var aslında. Şimdiye kadar doğrudan okuldan alınan sadece bir çocuk biliyorlar. Onda da çocuğun o şekilde gözaltına alınmasına engel olan Eğitim-Sen’li öğretmeni hakkında soruşturma açılıyor. Ama Temim Salmanoğlu’nun hatırladığı tek bir hadise var işte. Keza Salmanoğlu bu kemik yaşını test ederek yaş büyütme gayretini de ilginç bulduğunu söylüyor. Gözaltına alınan çocuklarla ilgili yüzlerce başvurunun yapıldığı İHD’nin Mersin Şubesi’nde böyle bir vakaya da daha önce şahit olmamışlar. Yoksa yaş büyütülerek neler yapıldığını biliyoruz bu ülkede.

Bunca şeyin arasında görünmüyor ama bir çocuğun (daha) hayatı, geri dönülmez biçimde değişmek üzere.

Radikal / 16.11.12