Başbakan, grup toplantısında İsrail'in Gazze saldırısıyla ilgili 'Ey ABD, ey Batı egemen güçler nerede, nerede adalet?' diye seslenirken Türkiye'nin Suriye sınırına konuşlandıracağı Patriotlar'ın sipariş haberi de gelmişti.
İsrail bombalarının her saatte 10 çocuğu öldürdüğü ABD, AB ve İsrail siyasi mühendislik yapımı 'cehennemi hapishane' Gazze'nin üzerinde dumanlar tüterken, Gazze ziyareti öncesi Dışişleri Bakanı Türkiye'nin Patriot talebiyle ilgili son aşamaya gelindiği müjdesini veriyordu.
ABD ile 'Model ortaklık ilişkisini' ve 'NATO üyesi olduğunu' unutan Kürecik'e ABD'nin kurduğu Füze Kalkanı'nı doğuya çeviren Türkiye, dünyaya 'İsrail'in savunma hakkı var mı' sorusunu sorarken..
Türkiye'ye yerleştirilecek NATO'nun Patriot füze sistemleriyle İsrail'le istihbarat paylaşımı yapılan Kürecik Füze Kalkanı'nı koruyacağı da kuşun kurdun bildiği bir gerçekti..
TÜRKİYE'NİN GÖREVİ
Nitekim Başbakan'ın İslam dünyasını hedefleyen 'İsrail karşıtı retoriği' tırmandıkça ABD'de bu söylemleri 'Gazze Krizi' bağlamında faydalı bulmadığını belirtmek zorunda kalmıştı...
Suriye'deki rejimi devirmek için bu kadar zahmete girip Batılı güçlerle 1.5 yıldır Özgür Suriye Ordusu'na lojistik, üs, eğitim ve silah yardımı yapan ve 'İsrail Ortadoğu'da teröristlik yapıyor' diye bağıran Türkiye'ye ABD 'senin görevin terörist Hamas'a baskı yapıp Gazze'deki diğer cihatçı grupları kontrol etmek' demişti.
Elbette İsrail'i retorikle 'dövüp' dünyaya şikayet eden Türkiye, bu ajitatif dille Gazze'deki grupları 'etkileyerek' ateşkese razı etmeyi planlıyor ve İsrail'e yani NATO bünyesinde 'ortak istihbarat paylaşımı' yaptığı saldırgan ülkeye karşı elini güçlendirmek istiyordu. ...
Sonuçta Ortadoğu sokaklarında 'ABD'ye ve İsrail'e kafa tutan Türkiye' imajını yeniler miydi bilinmez ama NATO füzeleri ve NATO askerlerini yurdumuzda ağırlamanın vakti gelmişti..
PATRİOTLAR'IN YÜZÜ NEREYE?
Alman haber ajanslarında günler önce Türkiye'nin Suriye sınırına Patriot yerleştireceği haberleri çıkarken hükümetin çelişen ifadeleriyle 'muammaya dönen' Patriot füzeleriyle ilgili açıklama gelmişti. Ama Türkiye mi Suriye'ye karşı bu füzeleri talep etti yoksa NATO üyeleri bu füzeleri topraklarımıza yerleştirerek BM'in kabul etmediği 'uçuşa yasak bölgeyi' oluşturmayı planlıyordu anlaşılamamıştı..
Dışişleri Bakanı, Gazze'de Filistinlilere sarılıp duygulu anlar yaşamadan önce Türkiye'nin Suriye sınırına NATO Güvenlik Şemsiyesi adı altında Patriot yerleştirerek Suriye'den olası bir balistik füze saldırısına karşı korunacağını söylemişti...
Bu arada asıl söylenmeyen ise, Kürecik'te 'füzesiz' kurulan füze radar sisteminin İncirlik, Batman ve Diyarbakır'a konuşlandırılacak Patriotlarla 'korunarak' İsrail'in istihbarat akış güvenliğinin de sağlanacağıydı.
Muhakkak ki en vahim nokta, 'stratejik çıkarlarımız, bölgedeki rolümüz' derken değişen ama aslında hegemonik mantığı asla değişmeyen dünya düzeninde yer kapma telaşımızla komşularımızı NATO askerlerinin görev yaptığı kalkan ve Patriotların hedefine yerleştirip, 'Türkiye bir NATO ülkesi bundan doğal ne olabilir' demekti...
Ve ihtimaldir ki gelecek tarihlerde de 'birileri' çıkıp Türkiye'den ateşlenen Patriotlar'ın kıydığı komşu çocuk
ve sivilleri gerekçe gösterip ateşli konuşmasıyla İslam alemine ve küresel merhametsizliğe 'Nerede bu adalet?' çağrısı yapardı.
Akşam / 22.11.12
