Milletvekili transferleri yolda mı? – Özgür Mumcu

  • Arşiv
  • |
  • Basın
  • |
  • 08 Kasım 2012
  • 06:04

Anayasa referandumunun zafer gecesinde Başbakan Erdoğan kendisine destek veren herkese teşekkür ettikten sonra Burhan Kuzu’ya yeni anayasa hazırlaması için talimat verdiğini söylemişti.

Başbakan’ın amacı Haziran 2011 seçimlerinde anayasayı tek başına değiştirebilecek sayıda milletvekiline sahip olmaktı. Ancak MHP baraj altında kalmayınca o sayıya erişilemedi. Hal böyle olunca da yeni anayasayı yapmak için Meclis’te Anayasa Uzlaşma Komisyonu kuruldu. Kuruldu kurulmasına fakat komisyondan AKP’nin dilediği başkanlık rejimini getirecek bir irade çıkması zor görünüyor.

Bu durum Erdoğan tarafından da zamanında dile getirilmişti: “4 tane grubu olan parti kendi arasında mutabakata varamıyorsa mutabakata varacağımız, anayasayı yapacak gücü olan partilerle oturur konuşuruz. Bu CHP mi olur, MHP mi olur. BDP ile böyle bir şey yapmak sayısı olarak mümkün değil.”

Önceki gün AKP, Anayasa Komisyonu’na başkanlık rejimini öngören bir teklif getirdi. Bu teklife göre halkın seçeceği cumhurbaşkanı bakanlarını Meclis dışından seçecek, Meclis’in gensoru ve güvenoyu yetkileri bulunmayacak. Bu teklif, Anayasa Komisyonu’nun konu üzerinde biraz tartıştıktan sonra mutabakata varamayacağı ve bir süre sonra da kilitleneceğinin de işareti.

Başbakan’ın bu sene sonuna kadar Anayasa Komisyonu bir mutabakata varamazsa işin çaresine bakacağını söylediği de konuşulmakta.

Bu durumda AKP, başkanlık rejimi getirecek bir anayasa getirmek için CHP ve MHP ile pazarlığa girişecek. CHP’nin başkanlık sistemine kategorik olarak karşı olduğu bilindiğine göre asıl pazarlık AKP ve MHP arasında olacak. Şayet bu iki parti uzlaşırsa referanduma ihtiyaç duyulmayacak bir çoğunlukla başkanlık rejimine geçilecek. Ancak bu pazarlık sürecinde MHP’ye ödün verecek bir AKP’nin Kürt konusunda herhangi bir adım atabilmesi mümkün değil.

İkinci ihtimal ise anayasa değişikliğini referandumla gerçekleştirmek. Bunun için 330 milletvekiline ihtiyaç var. Bu durumda AKP’nin kendi partisi dışında 5 milletvekiline ihtiyacı olacak.

Yılbaşından itibaren Meclis’te milletvekili pazarıyla karşılaşabiliriz. Yakın siyasi tarihimiz kritik durumlarda milletvekili transferleri yapılmasının ihtimal dışı olmadığını gösteriyor. CHP, MHP, BDP gruplarından ve bağımsızlardan 5 milletvekilini şu ya da bu şekilde kendi saflarına katmak AKP için çok zor olmasa gerek.

Elbette transfer edilecek olanların başkanlık rejimine meftun oldukları için oylarını AKP’ye teslim edeceklerini söylemek safdillik olacaktır. Milletvekili pazarlıkları, kulislerde dolaşacak transfer ücretleri siyaseti derin bir biçimde kirletecek işler. Ancak olmayacak işler değil.

Yılbaşından sonra Meclis’i bu gözle izlemekte fayda var. Komisyon dağılırsa ve MHP ile pazarlık suya düşerse bakalım hangi milletvekilleri nelerin karşılığında AKP saflarına katılacak?

Daha önce cumhurbaşkanı seçimi için bazı CHP’li milletvekillerine nasıl tekliflerde bulunulduğu kamuoyunun malumu. MHP milletvekillerine ise hâlâ belirsiz kalmayı başarmış odakların, seçimden önce yaptığı operasyon akıllarda.

Yani ya AKP-MHP başka bir deyişle bir MC Anayasası ya da yeni bir ‘Güneş Motel’le varılacak bir anayasa referandumu.

Saflar belirlenecek, kartlar tekrar tekrar dağıtılacak ve işler belli ki çok karışacak.

Radikal / 08.11.12