Kuzen görüşmesinden 'örgüt üyeliği'

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • Devlet terörü
  • |
  • 12 Kasım 2012
  • 11:56

(12.11.12) - Tutuklama teröründeki pervasızlık her geçen gün büyüyor. Somut kanıt bulamayan polisin telefon kayıtlarına yaptığı yorumlar tutuklamalara gerekçe oluyor.

Radikal gazetesinden İsmail Saymaz'ın haberinde, Şişli ve Kurtuluş’ta kimi market ve otobüslere yönelik molotofkokteylli eylemlere ilişkin dördü çocuk 19 kişinin tutuklandığı dosyadaki deliller işleniyor. 15 yaşındaki B.B'nin tutklanmasına gerekçe yapılan 'delil' evde bıraktığı telefonuyla iki kuzeninin yaptığı görüşme gösteriliyor. Telefon görüşmesinde evd bulunmaması üzerine geçen diyaloglar “bahse konu görüşmeden Vedat kod B.B.’nin eylemi gerçekleştirdiği” denerek aktarılıyor. Keza eylem saati telefonunun evde unutulmasıysa “Örgüt talimatı doğrultusunda, yerinin eylem anında tespit edilememesi için bilinçli olarak evde bırakıldığı” açıklamasıyla yorumlanıyor. B.B.’nin telefonunu başka bir kuzeninin açması üzerine geçen isim kod adı olarak ifade ediliyor.

B.B., savcılıktaki ifadesinde, bu eylemlere katılmadığını aktarıp telefon görüşmesindeki R.A.’nın da teyzesinin oğlu olduğunu, konuşmalarındaysa suç unsuru bulunmadığını ifde etti. Birlikte mahkemeye çıkarıldığı üç çocuğu da tanımadığını anlamasına rağmen hepsi tutuklandı. Mahkemeler polis fezlekelerini somut delil sayarak tutklama kararları çıkartırken aynı dosyadaki diğer kişiler içinde benzer 'deliler' dikkat çekiyor. Tutuklananlar arasında yer alan D.K. adlı kız çocuğu için evinde çıkmış Kürtçe müzikler, akrabasına ait resimler ve bir haber ajansında çıkmış bir haber delil sayıldı.

Terörle Mücadele Yasası ve Terörle Mücadele Kanunu adı altında en temel demokratik eylemler bile örgüt yeliği için delil syılırken diğer yandan polis bu yasa ve kanunlara yaslanarak keyfi dinleme ve takip çalışmaları ile olmayan suçun olmayan delillerini yaratıyor.