(11.03.12) – Emekçi kadınların, erkek sınıf kardeşleri ve ilerici, devrimci güçlerle beraber gerçekleştirdiği devrimci 8 Mart mitinginden bir gün sonra Kadıköy, bu kez 8 Mart 'cümbüşüne' sahne oldu.

8 Mart'ın sınıfsal özü ve tarihsel anlamından uzak bir havada geçen miting emekçi ve işçi kadınların taleplerine yabancı bir içerikte gerçekleşirken, taşınan pankartlar, dövizler ve atılan sloganlarda genel olarak kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri işlendi. 8 Mart Kadın Platformu'nun çağrısıyla düzenlenen mitinge katılan birçok grup ve çevre, kadın sorununu, devlete yöneltilen taleplerle ele aldı. Kadının kurtuluşunun devrim ve sosyalizmde olduğu vurgusunun mumla arandığı mitingde sınırlı sayıda pankart ve dövizde kapitalizm karşıtlığı dile getirildi. Mor rengin hakim olduğu mitingde canlı görüntüler de oluştu. Birçok kortejin en önünde kadınların oluşturduğu trampet takımı yürüdü.

Katılımın ağırlığı Kürt kadınlarından

Saat 12.00'den itibaren Haydarpaşa Numune Hastanesi önünde toplanmaya başlayan kadınlar, Türkçe ve Kürtçe olarak yazılan “Bedenimiz, emeğimiz, kimliğimiz için erkek egemen sisteme karşı yaşasın örgütlü mücadelemiz” pankartlar arkasında sıralandılar.

Geçmiş yıllardaki erkeksiz 8 Mart'larda olduğu gibi, BDP'nin çağrısıyla alana çıkan Kürt kadınları mitinge katılımın ana gövdesini oluşturdu. Kitlesel, coşkulu ve renkli görünümleriyle alana damga vuran Kürt kadınları ulusal sömürüye, Kürt sorununda inkar ve imhaya karşı direnme kararlılıklarını ortaya koydu. Kirli savaşa yönelik öfkenin öne çıktığı kortejlerdeki kadınlar yeşil, sarı ve kırmızı renkteki tülbentleri ve yöresel giysileriyle dikkat çektiler. Miting alanına, Türkçe ve Kürtçe pankartlar arkasında zafer işaretleri ve zılgıtlarla gelen yüzlerce Kürt kadını Kürtçe parçalar eşliğinde halaylar çektiler. Kürt kadınlarının bulunduğu kortejlerde davul-zurnanın yer alması ise coşkuyu daha da arttırdı. Kürt kadınların en fazla attığı slogan ise “Jin jiyan azadi!” oldu. Kürt kadınları hemen hemen her ilçeden BDP Kadın Meclisleri pankartları arkasında sıralandılar.

Mor miting

“Demokratik Özgür Kadın Hareketi” ana pankartı arkasında yürüyen Kürt kadınlarının arkasında ise çeşitli siyasal güçlerin kadın örgütlenmeleri ile irili ufaklı feminist-reformist-liberal çevreler sıralandılar. Mora boyanan kortejlerde taşınan pankart ve dövizlerde ise sınıfsal sömürüye dair vurgulara yer verilmedi. Yürüyüş boyunca, feminist grupların kortejlerinde yer alan kadınların eşlik ettiği parçaların popüler ve apolitik parçalar olması dikkat çekti.

Kürecik Halkı, İstanbul'daki Vartolular Derneği, Hadig'li Kadınlar, Halkevci Kadınlar, DİP'li Kadınlar, EHP'li Kadınlar, İlerici Kadınlar, Kadın Sendikası Girişimi, Kadın Emeği Kolektifi, SKM, Yeni Demokrat Kadın, Divriği Kültür Derneği'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda kurum mitingde yer aldı.

10 Mart günü Kadıköy'de gerçekleştirilen devrimci 8 Mart mitingine de katılan Köz, AKA-DER Kadın Faaliyeti ve Çağrı ise bugünkü mitingde sınırlı sayıda bir katılım sağladılar.

TMMOB, DİSK ve KESK'ten sınırlı katılım

KESK, TMMOB ve DİSK'in mitinge sağladığı sınırlı sayıda kadın katılımın dışında en anlamlı katılım, direnişçi Hey Tekstil ve Kampana Deri işçisi kadınlardan geldi. EMEP'li Kadınlar'ın pankartları arasında kendi pankartlarıyla yürüyen işçiler mücadele taleplerini alana taşıdılar. KESK'li Kadınlar'ın kortejinde ise KESK'e yönelik baskılara dikkat çekilirken tutsak KESK'li kadınların serbest bırakılması istendi. 100'e yakın kamu emekçisi kadının yürüdüğü KESK kortejinde “Eşit işe eşit ücret”, “8 Mart tatil ilan edilsin” dövizleri taşındı, aynı talepli sloganlar atıldı.

Geçtiğimiz yılki devrimci 8 Mart mitingine katılım sağlayan Birleşik Metal-İş Sendikası Kadın Komisyonu ise bu sene varlık gösteremedi. DİSK'e bağlı sendikalar içerisinden sınırlı sayıda kadın DİSK pankartı arkasındaydı.

Farklı dillerde “Yaşasın 8 Mart” yazılı renkli bir pankart arkasında yürüyen TMMOB'li kadın mimar, mühendis ve şehir plancıları da beyaz baretlerin üzerine taktıkları mor kurdelelerle yürüdüler. TMMOB'li kadınların kortejinde, “Cinsiyetçi iş bölümüne hayır” ve “Erkek egemenliğine ve kapitalizme karşı yaşasın kadın dayanışması” dövizleri taşındı.

Diğer yandan, AKP hükümeti tarafından hayata geçirilmek istenen 4+4+4 eğitim sistemine yönelik tepki de çeşitli kadın örgütlerinin gündemindeydi.

Tüm kortejlerin miting alanına girmesinin ardından programa geçildi. Türkçe ve Kürtçe konuşmaların yapıldığı program saygı duruşuyla başladı. Ortak metinde kadın cinayetlerine, kadın emeğinin değersizleştirilmesine, ulusal baskıya, sömürüye ve eşitsizliğe dikkat çekilirken nefret cinayetlerine değinildi.

Tuncel: Özgür bir gelecek yaratmak istiyoruz

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in de kürsüden söz alarak kadınlara seslendiği mitingde Kürt sorununun “demokratik, barışçıl çözümü” işlendi.
"Sizler adına bugünleri yaratan Clara Zetkinler'den Rosa Luxemburglar'a, Beritanlar'a bütün kadınlara selamımızı gönderiyoruz" diyerek kitleyi selamlayan Tuncel, özgür bir gelecek yaratmak istediklerini söyledi.

Tuncel, "Kadın özgürlüğü için direnen fakat şu an aramızda olmayan, zindanlarda olan tüm kadın yoldaşlara selamlarımızı iletiyoruz. Ve onlara diyoruz ki, merak etmeyin dört duvar arasında olsanız da sizin serbest bırakılmanız için yoldaşlarınız mücadele edecek" dedi.

Mitingde Kampana Deri, Hey Tekstil işçileri ile ev emekçisi kadınlar da selamlandı.

Mitingde, hasta tutsaklardan Hediye Aksoy'un daha önce gönderdiği mektup okundu.

Miting, Feminist Kadın Grubu, Rojda ve Van'dan gelen kadın dengbejlerin sahne almasıyla sona erdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul