Esenyurt’ta dayanışma yürüyüşü

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • Eylem/etkinlik
  • |
  • 16 Kasım 2012
  • 07:48

(16.11.12) - Hapishanelerde Kürt siyasi tutsakların Öcalan üzerindeki tecritin kaldırılması, anadilde eğitim ve savunma hakkı talepleriyle sürdürdüğü açlık grevlerinin 65. gününde ilerici ve devrimci güçler Esenyurt’ta yürüyüş gerçekleştirdi.

BDSP, HDK, Partizan, KÖZ ve YDİ Çağrı’nın oluşturduğu Esenyurt Açlık Grevleriyle Dayanışma Platformu, 15 Kasım akşamı Esenyurt Depo Kapalı Cadde’de yürüyüş gerçekleştirdi.

Saat 19.30’da cadde girişinde toplanan kitle “Hapishanelerde açlık grevi 65. gününde! Dayanışmayı yükseltelim! Ölümlere izin vermeyelim!” pankartı arkasında sloganlarla ve alkışlarla yürüyüşe geçti. Platform bileşenlerinin döviz ve flamalarıyla katıldığı yürüyüş boyunca “ Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük!”, “ İçerde dışarda hücreleri parçala!”, “Siyasi tutsaklar onurumuzdur!”, “Bijî berxwedana zindana!” sloganları hep bir ağızdan haykırıldı.

Cadde sonuna gelindiğinde platform adına basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada, son dönemde Kürt halkının yükselttiği mücadele karşısında acze düşen sömürü devleti ve uşağı AKP’nin saldırılarını yoğunlaştırdığı hatırlatılarak Kürt halkını hedef alan baskı, inkar ve imha politikasına dayalı uygulamaların dizginlerinden boşalmış durumda olduğu ifade edildi.

“Direniş haklı ve meşru”

Açıklama şu sözlerle devam etti: “T.C devletinin Kürt halkına dönük saldırılarının tırmandığı bir dönemde, Kürt siyasi tutsakların hapishanelerde başlattığı direniş tamamen haklı ve meşru taleplere dayanmaktadır. Zira bir taraftan kirli savaş yöntemleri ile Kürdistan’da gün be gün katliamlar düzenlemekte, köyleri bombalamakta, imha operasyonları gerçekleştirmekte, öte taraftan Kürt siyasetçileri cezaevlerine doldurmakta, Kürt dili üzerindeki yasakları anadilde eğitim ve savunma hakkının gaspı ile sürdürmektedir. Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan tecrit politikası da Kürt halkına yönelik baskı, inkar ve imha politikasının bir devamı niteliğindedir.”

Devletin imha ve inkar politikasının sadece Kürt emekçilerine değil Alevilere, Ermenilere, Lazlara, Çerkezlere kısacası kimliği ve kültürü bu düzenle uyuşmayan tüm emekçilere azgınca saldırdığının belirtildiği açıklama şu sözlerle sona erdi: “Kimliklere yönelik saldırılar bu topraklarda on yıllardır açlık, yoksulluk, kölece yaşama ve çalışma koşulları dayatılan işçilere emekçilere yönelik saldırının sadece bir tarafı. Halkları birbirine düşmanlaştırarak sömürü çarklarını tüm işçi emekçilerin sırtından sürdürenlerin oyununu bozalım. Kürt halkının ve ezilen tüm kesimlere karşı sömürü devletinin saldırılarını ancak birleşerek püskürtebiliriz. Bu yüzden ‘Yaşasın İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği’ diyelim, bu yüzden hapishanelerden yükselen sese kulak verelim. Dayanışmayı yükseltelim. Ölümlere geçit vermeyelim. Dayanışma eylemlerine katılarak seslerimizi birleştirelim.”

BDSP’liler eyleme, “Kürdistan faşizme mezar olacak!”, “Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği!”, “Çözüm devrimde kurtuluş sosyalizmde!” dövizleriyle katılım sağladılar.

Basın açıklamasının ardından, 17 Kasım Cumartesi günü saat 10.00’da BDP'nin Köyiçi Meydanı’nda başlatacağı 1 günlük destek açlık grevi eylemine çağrı yapıldı.

Kızıl Bayrak / Esenyurt