Erdoğan yalan ve hakarette sınır tanımıyor

  • Arşiv
  • |
  • Zindanlar
  • |
  • 13 Kasım 2012
  • 15:19

(13.11.12) – Kürt siyasi tutsaklarının ve BDP’lilerin sürdürdüğü açlık grevi eylemine yönelik Erdoğan’ın hakaretleri bitmiyor. Bugünkü konuşmasında Erdoğan BDP’ye türlü hakaretler etmekle kalmadı, ayrıca “ciğer” yediklerini iddia etti.

Erdoğan, kin ve düşmanlık kusan konuşmalarına bugün AKP Grup Toplantısında bir yenisini ekledi. Hedefinde ise bir çok gündemin yanısıra özellikle Açlık Grevi eylemi ve BDP’liler vardı. Konuşmasında BDP’lilere etmediği hakaret kalmayan AKP şefi, “Kendileri de şimdi rejime başlamışlar. Başlasınlar, bazılarının ihtiyacı vardı zaten” sözleriyle aşağılık sözlerini sürdürdü.

Bununla da yetinmeyen Erdoğan, hiç bir dayanağı olmaksızın açlık grevindeki vekillerin ciğer yediğini, birbirine ciğer ikram ettiğini söyledi.

Erdoğan konuşmasında “Ucuz hesaplara giriyorlar. Bizim bu şark kurnazlığına karnımız tok”, “Bunlar bugüne kadar bataklığın içinde gezinmeye alışmış”, “Dağdaki teröristin sırtını sıvazlayıp, bayram harçlığı alan BDP’den hiçbir şey beklenemez” gibi kepazeliklere de sıklıkla başvurdu.

Medyayı da sert biçimde suçlayan AKP şefi, “Açlık grevi eylemleri oksijenini medyadan alıyor. Siz ne zamandan beri terör örgütüyle iş tutmaya başladınız” dedi. Açlık grevi eylemlerinin amacının kaos ortamı yaratmak olduğunu da söyleyen Erdoğan, 96 ölüm oruçlarına gönderme yaparak o direnişin 28 Şubat’a zemin hazırlamak için başlatıldığını iddia edecek kadar arsızlaştı.

Ayrıca Erdoğan manipülasyonlarını, açlık grevinin talepleri arasında olmamasına rağmen “operasyonların durdurulması talebi”ni eleştirerek devam ettirdi.

Kürt halkına yönelik bu saldırgan üslubun yanısıra Erdoğan, Suriye’ye yönelik tutumun sertleşeceğini söylerken, AKP dışındaki belediyelere değindiği konuşmasında tüm belediyeleri yamyam ilan etti.

Erdoğan’ın konuşması çaresiz bir adamın ağzından salyalar saçarak hezeyan içerisinde sağa sola saldırdığı bir tablo çiziyor. Onun bu çaresizliği ise belli ki Kürt tutsakların yürüttüğü direnişin kararlılığından ve gücünden geliyor.