Erbosan işçisinin öfkesi artıyor

  • Arşiv
  • |
  • Sınıf Hareketi
  • |
  • Değerlendirme
  • |
  • Sendika
  • |
  • 11 Mayıs 2012
  • 13:56

(11.05.12) - Kayseri İşçi Birliği Sözcüsü Hacı Bora Koç ve Uğur Candar Erbosan Boru fabrikasındaki toplu söleşme süreci hakkında açıklamalarda bulundu.

Kayseri'de sendikal örgütlülük ve mücadele açısından önemli bir süreç olarak Erbosan'daki sürecin değerlendirilmesini önemli bir nokta olarak tanımlayan açıklamalarda Çelik-İş Sendikası'na üye işçilerin devam eden toplu sözleşme sürecine dair görüş ve yaklaşımları yansıtıldı.

KİB temsilcilerinden Hacı Bora Koç işçilerin sorunlarına değinerek şunları söyledi: “Erbosan'da toplu sözleşme görüşmeleri anlaşmazlıkla sona erdi. Arabulucu da tarafların anlaşmasını sağlayamadı. Bu durumda 14 Nisan Pazartesi günü greve çıkılması gerekiyor. Sefalet ücretleri dayatmasına, ağır çalışma koışullarına rağmen işçiler hala asgari ücretin biraz üzerinde olan ücrete talim ediyorlar. Üstelik eşit iş yapan işçiler eşit ücret alamıyorlar. Kademeli olarak işçi ücretleri kademeli olarak belirleniyor”

İşçilerin grevin kapıda olduğu günlerde Çelik-İş ağalarının Antalya'ya eğitim seminerine gitmesine, haklı olarak tepki gösterdiğini belirten Kayseri İşçi Birliği sözcülerinden Uğur Candar ise şunları ifade etti: ”Erbosan'da toplu sözleşme sürecinde ortaya çıkan manzara işçilerin tepkisini arttırdı. İşçiler grevin kapıya dayandığı, pazartesi günü grevin başlayacağı ortadayken, sendikacıların eğitim amaçlı olarak Antalya'ya gitmelerine anlam veremiyorlar.”

Candar, sendika bürokratlarının TİS sürecinde tabandan kopuk işlettiği sürece değinerek şunları sözlerine ekledi: “Daha önce işçiler toplu sözleşme taleplerini sendika yöneticilerine iletmişlerdi. Sendika yöneticileri bu talepler doğrultusunda toplu sözleşmeyi şekillendireceklerini söylemişlerdi. Buna rağmen gelişmeler konusunda işçiler haftalardır her hangi bir bilgi verilmiyor. Hangi maddelerde anlaşma sağlandığı, hangi maddelerde sağlanmadığı konularında işçiler bilgi sahibi değiller”

Çelik-İş ağalarının sessizliğinin işçilerin kaygılarını artırdığını belirten Candar: “Bu sessizlik bugünün meselesi de değildir. Toplu sözleşmesine sahip çıkan, tepkisini ortaya koyan Fevzi isimli bir işçi işten atıldığında da Çelik-iş ağaları sessizliklerini sürdürmüşlerdi. Erbosan işçilerinin arkadaşımız işe geri dönsün taleplerine kulaklarını tıkayanlarda aynı yöneticilerdi” dedi.

KİB Sözcüsü Uğur Candar hakları ve gelecekleri için işçileri mücadele etmeye, birleşmeye çağırdı. Candar şöyle konuştu: Kayseri’de iki elin parmağını geçmeyen metal fabrikalarında da ihanetçi Öz Çelik-İş ve Türk Metal’e dönük öfke artıyor. HAS Çelik’te reel olarak % 0 zamlı sözleşmeye imza atan Türk Metal ve Erbosan’da işçilerin taleplerine rağmen fabrikanın zarar etmemesi anlayışıyla hareket eden ve ortalama 800 TL’yi geçmeyen ücretlere sefalet sözleşmesine imza atmaya çalışan Öz Çelik-İş tayfası, öncü işçileri patronla elbirliği yaparak kapının önüne koyuyor”

Saldırıların tek merkezli olduğunu dile getiren Kayseri İşçi Birliği sözcüsü, açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı: “Erbosan’da sendika başkanının masasına yumruk vuran öncü bir işçinin işten atılmasıyla, Birleşik Metal-İş’te örgütlendikleri için işten atılan işçilere yapılan saldırılar tek merkezlidir. Direniş de metal işçilerinin birliği temelinde tek merkezli olarak inşa edilmek durumundadır. Kayseri İşçi Birliği olarak bu anlayış çerçevesinde sürece yükleniyor, işçilerin birliğinin olmazsa olmazı olan taban örgütlülüklerini inşa etmek için çabalarımızı yoğunlaştırıyoruz”

Kızıl Bayrak / Kayseri