Elifsu'nun kağnısı – Pınar Öğünç

  • Arşiv
  • |
  • Basın
  • |
  • 29 Ekim 2012
  • 05:29

AK Parti, provokasyon olur gerekçesiyle kutlamaları yasaklayarak, galiba en büyük Cumhuriyet mitingine önayak olacak. Bu yazının yazıldığı dünden bakınca manzara oydu. Kalpaklar hazırlandı, kağnılar zımparalandı. ‘Seferberlik Buluşması’ öncesi gençliğe yazılan hitabeden bakarak gün içinde kontrol edebiliriz. Hangilerine riayet edildi?

Bir devrimciye yakışacak şekilde tamamen disiplin ve coşkuya odaklanıldı mı? Kişiler arasında sohbet ya da sloganlara katılmamak gibi liberal davranışlardan kaçınıldı mı? Kararlılık ve irade, sıkılmış yumruklarla ifade edilerek Cumhuriyet, vatan ve devrim düşmanlarına gösterildi mi? Kağnıların yürütülmesi sırasında yığılmalar önlenebildi mi? Konuşmalar dikkatle dinlenip gür sesle slogan atıldı mı? Davulcuyu gören halaya başladı mı? Çuvallar elden ele yayılmadan toplu halde basına gösterildi mi? ‘Hoşt Amerika’ gösterisi geniş katılımla yapılabildi mi? Seferberlik Buluşması için özel fotoğrafçılar hazır bulunacaktı; ‘Japon turist kafilesi görüntüsü’ vermemek için uyarılar dinlenerek fotoğraf çekilmemesi başarıldı mı?

Hedef Cumhuriyet Meyhanesi

Yasağa inat, gayriresmi 29 Ekim kutlamasına katılacak 40 kadar STK’dan biri olan Türkiye Gençlik Birliği’nin, bu buluşma için hazırladığı uyarı notlarını hiç görmediyseniz, hayal gücümün hudutları konusunda haksız iltifat alacağım demektir.

Birkaç gündür sosyal medyada 29 Ekim üzerinden süren tartışmaya bakınca içinden çokça ‘yaşam tarzı’, ‘ileri’, ‘geri’ geçen cümlelere rastlıyorsunuz. Siperin en sağlam yeri ‘yaşam tarzı’nın önüne kurulunca, bundan anlaşılana cevap da aynı biçimde geliyor. Örneğin yerel seçimde İzmir’i fethetmeyi kafasına fena halde takmış bulunan AK Parti yeni bir halkla ilişkiler projesi hazırlamış. Bir grup İzmirli sivil toplum kuruluşu temsilcisi İstanbul’a getirelerek gece hayatı turuna çıkarılacakmış. Yılbaşı gecesi Çiçek Pasajı, Cumhuriyet Meyhanesi, Reina... Bakın, İstanbul’da AK Partili belediye yaşam tarzına hiç karışmıyor gösterisi, bir tür ikna paketi...

‘Doğulu kardeşlerimiz’

Kağnı, süngü, kalpak gibi retro; çuval, davul gibi yan unsurlarla beslenmiş bu korsan 29 Ekim boy gösterisinin meramını daha geniş tuttuğu ortada. Fakat meseleyi dönüp dolaşıp yaşam tarzına, o da aslında alkol meselesine düğümlemek ne büyük uzlaşı aslında. Böylelikle 48 gündür cezaevlerinde süren açlık grevine dair topluca ağızlara fermuar çekebiliyor, dışarda açlık grevlerine destek eylemleriyle yer yerinden oynarken, Seferberlik Yürüyüşü’nde ‘etnik milliyetçiliğe ve ırkçılığa’ cevap veren pankartlarınızı ‘Doğu’dan gelen Kürt kardeşlerinize’ taşıtabiliyorsunuz. En fazla bazı tutuklu öğrencileri, bazı tutuklu gazetecileri anmak iki tarafın da işine geliyor.

‘Yaşam tarzını’ başka bir talep üzerine oturtunca kürtaj olmak isteyen kadının, boşanmak isteyen çiftlerin alındığı ikna odaları ezber bir karanlık-aydınlık münakaşası içinde eriyor. Kim ileri, kim geriyi konuşurken, taşeronlaştırılmış işçilere, AVM’leşmiş üniversitelere, otelleştirilmiş büyük şehirlere, velhasıl ileri kapitalist politikalara bir türlü sıra gelmiyor. Mesele bu.

Radikal / 29.10.12