Türkiye’de kadın cinayetlerinin yüzde 70’i kadının boşanmak istemesi nedeniyle işleniyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi İlke Acar, erkeklerin, AKP'nin hükümetlik dönemiyle birlikte cesaretlendiği fikrinde.
Birleşmiş Milletler (BM), 25 Kasım'ı "Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması için Uluslararası Mücadele Günü" olarak, 1999'da kararlaştırdı. Kadının toplum içinde veya özel hayatta cinsiyetine dayalı fiziksel, psikolojik, cinsel saldırıya maruz kalmasıyla sonuçlanan olaylar ya da bunlara ilişkin tehdit ve baskılar, 'kadına yönelik şiddet' tanımına girerken; 25 Kasım, yine bunlarla mücadelenin günü olarak benimsendi. Kadın cinsinin kimi hakları olduğu söylense de, taciz-şiddet korkusu ve özellikle Türkiye gibi ülkelerdeki yüksek ihtimal, bu haklara erişimi engelliyor.
'...ARTIŞ RASTLANTISAL DEĞİL; BİZZAT AKP İLE İLGİLİ'
ANF'ye değerlendirmede bulunan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi İlke Acar, kadına yönelik işlenen cinayet ya da uygulanan şiddetin rastlantısal olmadığı görüşünde. Acar'a göre AKP'nin iktidarıyla birlikte toplumdaki muhafazakarlaşmanın artması, sağcı fikirlerin iktidarlarını güçlendirmesi, kadınlara yönelik olumsuz tutumda da önemli pay sahibi.
Acar, "Eskiden Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı vardı. Bunun yerine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kuruldu. Kadının adı yok ediliyor. Birey olarak yok sayılıyor. Kadın, ailenin içinde yer almasıyla sınırlı bir durumda" dedi.
'AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET CEZASI UYGULANMALI'
Buna rağmen AKP Hükümeti'nin ailelere yönelik ilgisiz olduğuna dikkat çeken İlke Acar, ekledi: "AKP, eğer herhangi bir aile kendi tarafından, kendisine yakın bir tarafta değilse; zaten hiçbirine sahip çıkmıyor. Aileyle ilgilenen de, kızları öldürülen aileyle mücadele eden de bizler oluyoruz. "
Akrabası tarafından tecavüze uğradıktan sonra hamile kaldığı gerekçesiyle 2004'te aile kararıyla öldürülen Güldünya Tören cinayetini hatırlatan Acar, bu cinayetin nitelikli hal kapsamına alınmasının 'potansiyel katiller'i korkuttuğunu belirtti: "Dolayısıyla yasaların caydırıcılığı var. Bizler ağır cezaların çözümlerden biri olduğunu düşünüyoruz. Kadın katillerine ağırlaştırılmış müebbet cezaları verilmeli."
'TEKNİK YÖNTEMLER KAR ALANLARINA YARIYOR'
AKP tarafından gündeme getirilen teknolojik yöntemlerin yeterli olmayacağına dikkat çeken Acar, bu yöntemlerde kâr amacı güdüldüğünü ifade etti: "Elektronik kelepçe veya panik butonu teknik yöntemler. Ancak toplum teknolojiye bu kadar sahip mi? Yapılabilir ama yeterli değil. Bu yöntemler ihalelere çıkarılarak, kâr alanı açmış oluyor."
ÖLDÜRÜLEN KADINLARIN YÜZDE 70’i BOŞANMAK İSTEDİKLERİ İÇİN HEDEF OLDU
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi İlke Acar boşanmak isteyen kadınlara yönelik şiddet konusunda şu bilgileri verdi: " Türkiye'de erkekler boşanmayı kabul etmiyor. Bunun dışında, kendi hayatına kendisi karar vermek isteyen 2 kadından 1'i yine öldürülüyor. Korunma çok önemli ancak uygulanmadığı için, korunma talebinde bulunan kadınların da 4'te 3'ü öldürülüyor."
Kadına yönelik şiddetin bölgesel bir sorun olmadığını söyleyen Acar, "Kürt illerinde yaygın olduğunu söyleyenler oluyor. Bu bilinçli şekilde ortaya atılan bir yalan. Böyle bir ilişki kurmaya çalışmak, sorunun özünden kurtulmaya çalışmak isteyenlerin çabası. Mesela takip ettiğimiz davalar Siirt, Zonguldak, Konya ve İzmir'de sürüyor. Yine İstanbul'da çok sık yaşanıyor. Ya da kırsal bölgelere de özgü değil; Münevver Karabulut cinayeti de bunu doğruluyor" diye konuştu.
'KADIN İSTİHDAMI SAĞLANAMADIĞI İÇİN, BOŞANMANIN ÖNÜNE GEÇİLİYOR'
Kadına yönelik şiddetin, 'para düzeniyle de birebir bağlantılı olduğunu' düşünen Acar, şu tespitte bulundu: "Kadın işsizliği Türkiye'de öyle bir orana ulaştı ki, listede hemen ardımızda en geri kalmış ülkeler var. AKP, kadın istihdamı sağlamıyor. Boşanmanın önüne geçmeye çalışmasının bir nedeni de bununla ilgili; çünkü boşanmanın istihdamsızlık oranını artıracağını biliyor. Ne yapıyor? Kadını aile içinde kalmaya ikna edecek yöntemlere başvuruyor. Ombudsmanlık bunlardan biri. Yani, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin devreye giriyor; boşanmak isteyen kadınlarla aile psikologlarının görüşmesini sağlıyor ve onu boşanmaktan vazgeçirmeye uğraşıyor."
Acar, Türk Başbakan Erdoğan ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'i sorumluluk almaya çağırdı: "Bir programla, bir basın toplantısıyla çıkıp, 'kadın cinayetleri durdurulmalıdır ve bunun için şunlar gereklidir' demedikleri sürece, erkekler güç almaya devam ediyor. Bir an önce kadına yönelik şiddetin durdurulması için erkeklerin cesaretini kıracak tutumlar geliştirmeli, politikalar uygulamalılar."
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi İlke, kadınları da 25 Kasım'da sokaklara çağırdı. Yine kadınlar ve ailelerden de kendilerine sorunla ilgili başvuruda bulunmalarını istedi.
ANF / 23.11.12
