BDSP'den 18 Kasım duyurusu

  • Arşiv
  • |
  • Sol Hareket
  • |
  • Eylem ve etkinlikler
  • |
  • 23 Eylül 2012
  • 15:33

(23.09.12) – Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, bugün İstanbul Kadıköy'deki Eminönü-Karaköy İskelesi önünde gerçekleştirdiği basın açıklaması ile 18 Kasım'da düzenleyeceği “İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği” etkinliğinin duyurusunu yaptı. Eylemde, "Devrime hazırlanıyoruz" denildi.

Kızıl flamaların taşınan eylemde “18 Kasım'da İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği etkinliğinde buluşalım! / Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu” pankartı açılırken “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”, “Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği!”, “Kahrolsun sermaye diktatörlüğü!”, “Emperyalizm yenilecek direnen halklar kazanacak!”, “Kahrolsun ücretli kölelik düzeni!” sloganları atıldı.

Kapitalist sömürüye, hak gasplarına ve baskıya karşı buluşuyoruz!

BDSP temsilcisinin okuduğu açıklama, şu sözlerle başladı: “Emperyalist işgal ve savaşların dizginlerinden boşaldığı, yeryüzünün tüm zenginlikleri bir avuç asalağın elinde toplanırken milyarlarca insanın açlık ve sefalete mahkum edildiği, doğal zenginliklerin ve kaynakların burjuvazinin kar hırsı ile barbarca yağmalandığı, doğanın acımasızca tahrip edildiği bir dünyada yaşıyoruz. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı bu tablonun tüm ağır bedelleri ise yıllardır döne döne biz işçilere, emekçilere ve ezilen halklara ödetiliyor. Zira emperyalist savaşlarda kanı akıtılan, sömürü çarkları içerisinde emeği yağmalanan, kriz ve bunalımların faturalarını omuzlayan, bir dilim ekmeğe, bir bardak temiz suya ve başını sokacak bir konuta dahi muhtaç kalan bizleriz.”

Emperyalist savaş ve saldırganlığa karşı buluşuyoruz!

Açıklamada, krizin yarattığı sosyal ve iktisadi yıkımın daha da derinleştiği, dünya ölçüsünde emperyalist paylaşım kavgalarının savaş haline dönüştüğü, buna bağlı olarak ülke içinde polis devleti uygulamalarının, burjuva gericiliğinin hayatın her alanına uygulandığı vurgulandı. Gericiliğin karşısında işçi ve emekçilerin, ezilen halkların dünya ölçüsünde sessiz kalmadığına dikkat çekilen açıklamada, birçok kıtada halk isyanları, grevler yaşandığı, bunun da sosyal mücadelelerin, sınıf ve kitle eylemlerinin örnekleri olduğunun altı çizildi.

Türkiye'nin de, dünyanın bu genel gidişatından bağımsız olmadığının vurgulandığı açıklama şu sözlerle devam etti: “Son zamanlarda Türkiye’de bilinçli ve sistemli bir biçimde körüklenen ırkçı şoven bir atmosfer hakim. Suriye süreci ve Kürt sorununun ağırlığı altında bunalan burjuva gericiliği, böyle bir atmosferden çok yönlü yararlar umuyor. Bu onların elinde, işçileri ve emekçileri bölmenin, sersemletmenin, sosyal hoşnutsuzluklarını saptırmanın, böylece mücadeleden alıkoymanın ve düzene bağlamanın da bir yolu ve yöntemi haline gelmiş durumda. Tüm bunlara rağmen kapitalist düzene karşı mücadele edenler ise azgın devlet terörünün hedefi haline geliyor. İşkenceler, tutuklamalar ve polis cinayetleri gün be gün tırmanıyor. Devrimciler sokak ortasında kurşunlanıyor, işkencelerden geçirilerek F tipi zindanlara kapatılıyor. Kürt halkının haklı ve meşru mücadelesi tankla, topla ve dahası Kürt siyasetçilerine yönelen tutuklama furyasıyla boğulmak isteniyor.”

18 Kasım'da “İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği” etkinliğinde buluşalım!

Yaşanan bu tablo karşısında mücadeleyi büyütmenin önemine işaret edilen ve etkinliğe katılım çağrısında bulunulan açıklamada şu ifadele yer aldı: “Bütün bu tablo “İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği” ekseninde atılması gereken adımların önemini ve yakıcılığını ortaya koymaktadır. Bunun bilincine olan sınıf devrimcileri olarak, işçileri, emekçileri ve gençleri baskıya, sömürüye, zorbalığa, emperyalist savaş ve saldırganlığa karşı mücadeleyi yükseltmek için 18 Kasım'da Kadıköy Caferağa Spor Salonu'nda yapacağımız “İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği” etkinliğinde buluşmaya çağırıyoruz.”

"Devrime hazırlanıyoruz!"

Yaşanan toplumsal sorunların kaynağının kapitalist sistem olduğuna dikkat çekilen açıklamada kurtuluş için devrime hazırlanma çağrısı yapıldı.

Basın açıklaması şu sözlerle sona erdi: “Açlığın, yoksulluğun, sömürünün, baskının ve savaşların kaynağı kapitalist sömürü düzenidir. Kapitalist sömürü düzeni tarihin çöplüğüne atılmadığı müddetçe bu sorunlar dünyamızda kol gezmeye devam edecektir. Dolayısıyla işçiler emekçiler, gençler ve ezilen halklar özgürlük ve gelecekleri için devrim davasına omuz vermeli, sosyalizm mücadelesini büyütmelidir. Gerçek bir kurtuluşun yolu buradan geçmektedir. Bizler, insanlığın ve bütün bir dünyanın kapitalist sömürü düzeninden kurtulması için kavga bayrağını yükseltiyor, devrim ve sosyalizm çağrısını daha güçlü haykırmak için 18 Kasım'da bir araya geliyoruz.”

Açıklamanın ardından eylem sloganlarla sonlandırıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul