(13.03.12) - 4+4+4 yasa tasarısı şekillendikçe düzen güçlerinin demagojik söylemleri de yoğunlaşıyor. Düzen içi dalaşmanın arenasına dönen eğitimde dönüşüm tasarısında gerçeği gölgelemek için türlü oyunlar oynanıyor. 4+4+4 ile birlikte "meslek liselilerin geleceksizliğini çözme" iddiası, “kız öğrencilerin eğitime daha çok katılacağı” gibi yanıltıcı bilgiler sunuluyor.

Dinci-gerici partinin şefi Tayyip Erdoğan'ın meslek liseliler için “Bizde ne yazık ki mesleki eğitim ideolojik yaklaşımlarla çok ciddi şekilde örselendi. Bunun yanında çağı yakalayamayan müfredat, eski teknoloji, yetersiz altyapı ve özel sektör-kamu işbirliğinin yeterince sağlanamaması nedeniyle mesleki eğitim özel sektörün ihtiyaçlarını karşılamaktan hep uzak kaldı. YÖK Başkanımızın açıkladığı tablo çok manidardır. Bunun acısını 6,5 yıl Başbakan olarak çektim, yaşadım. Ülkem adına bize ızdırap çektirdiler, acı çektirdiler. Çünkü siz adım atacaksınız, çivi çakacaksınız, ülkenizde bu eserleri yükselteceksiniz ama birileri geliyor, önünüzde bariyer oluşturuyor. 10 gençten bir tanesini okula gönderiyorsunuz ya insaf, şunun sayısını artırmamız lazım” sözleriyle, ucuz işgücü olarak görülen meslek liselileri yanıltmaya çalıştı. Düzenleme hayat bulunca çıraklık adı altında çocuk işçiliği yaygınlşacak. Çıraklık, staj uygulamaları üzerinden öğrenciler üzerindeki emek sömürüsü katmarlanacak.

4+4+4'e videolu destek

Kız öğrencilerin eğitime katılım oranı çok düşük seviyelerdeyken, yapılacak düzenlemeye dair tepkileri engelleyebilmek için burjuva medya eliyle “kamu spotu” başlığı taşıyan videolar yayınlanıyor. “Kız çocuklarının eğtime yönlendirilmesi” üzerine kurulu videonun sonunda sermaye hükümetinin şefi Erdoğan çıkarak çağrı yapıyor. Sermaye iktidarının onyıllardır kayıtsız kaldığı bu soruna ilişkin "bir şeyler yapıldığı" imajı yaratılmak isteniyor.

Videonun yayına başlamasına paralel olarak sermaye hükümetinin şefi ve bakanları açıklamalarla yasayı gölgeliyor. Dinci- gerici partinin Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, “Eğer Türkiye’yi böyle demokratikleştiriyorsanız Kürtçe’nin de seçimlik ders olmasında ne mahzur var? Kürtçe seçmeli ders olabilir. Aleviler kendi derslerini almak istiyorlarsa onlara o dersleri vermenin ne mahsuru var?” gibi açıklamalarla düne kadar söylenmeyen sözler veriliyor. Böylece yapılcak düzenlemelerin yolu düzleniyor. Sermaye iktidarının temsilcileri eliyle sunulan bu demagojilerle yasa tasarısı için güzellemelerini yasa geçinceye kadar sürdürecekler.