Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) Nisan ayı İşsizlik ve İstihdam Raporu’nda koronavirüs salgını öncesi işsizlikteki vahim tabloya dikkat çekti.
Raporda, TÜİK’in Ocak 2020 dönemi Hanehalkı İşgücü Araştırması’nda koronavirüsün ekonomik etkilerinin sonuçları olmadığına değinildi. Türkiye’de işsizlikte tırmanışa yol açan 2018-2019 ekonomik krizinden önceki işsizlik seviyesine kıyasla bugünkü yeni kriz öncesi seviyenin yüksek olduğuna işaret edildi.
Geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyona yaklaştı
Geniş tanımlı işsiz sayısının 8 milyona yaklaştığı belirtilen raporda şunlara yer verildi:
“Önümüzdeki aylarda Covid-19 nedeniyle işsiz sayısının en az ikiye katlanması ve istihdamda çok ciddi bir daralma yaşanması kaçınılmaz.
15 ve daha yukarı yaştakilerde dar tanımlı işsizlerin sayısı 2020 yılı Ocak döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 306 bin kişi azalarak 4 milyon 362 bine gerilemesine rağmen, geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyona dayandı. Geniş̧ tanımlı işsiz sayısı Ocak 2019’da 7 milyon 552 bin iken Ocak 2020’de 408 bin artışla 7 milyon 960 bin kişi oldu. Geniş̧ tanımlı işsizlik oranı Ocak 2020’de yüzde 23,1 olarak hesaplandı.”
Ümitsiz işçiler bir milyona yaklaştı
Raporda, istihdamda gerileme olmasına rağmen işsiz sayısında yaşanan düşüşün nedeni; “geniş tanımlı işsiz olduğu halde iş aramayanların ancak çalışmaya hazır olanların sayısında yaşanan artış” olduğu belirtildi. Dar tanımlı işsizlikteki düşüşün nedeni ise “işsizlerin iş aramaktan vazgeçmeleri ve ümitlerini kaybetmeleri” denildi.
Ümitsiz işçilerin sayıları ve istihdamdaki daralma ile ilgili şunlar belirtildi:
“Ümitsiz işsizler 1 milyona yaklaştı. Ocak 2019’da 618 bin olan ümitsiz işsizlerin sayısı Ocak 2020’de 328 bin artarak 946 bine yükseldi. Son 1 yılda ümitsiz işsizlerin oranı yüzde 53 arttı.
İstihdamda daralma eğilimi devam ediyor. Ocak 2018’den Ocak 2020’ye 763 bin istihdam kaybı yaşandı. Krizin başladığı Ağustos 2018’e göre istihdam kaybı 2 milyon 50 bin oldu. Son iki yılda İŞKUR işveren teşvikleri için 27 milyar olmak üzere istihdam için toplam 43 milyar TL harcadı. Ancak sonuçta istihdamın artması bir yana, Ocak 2018’e göre 763 bin, Ağustos 2018’e göre 2 milyon 50 bin istihdam kaybı var. İŞKUR devasa kaynaklar harcıyor ama istihdam azalıyor.”
En fazla artış “kentsel genç kadın işsizliğinde”
TÜİK verilerinde çalışma çağındaki nüfusun sadece yüzde 44’ünün istihdamda olduğuna, bunun 27,3 milyona denk düştüğüne değinilen raporda, “Bu istihdam ise tümüyle düzenli ve kayıtlı değil. Geçici işler, kısmi işler, tarım işleri ve kayıt dışı işler ile ücretsiz aile işçileri de bu sayıya dahil” denildi.
Genç kadın işsizliği ve kentsel kadın işsizliğinin son bir yılda en yüksek işsizlik türü olduğu ifade edilen raporda yüzde 36’lara ulaşan sayıları ile en fazla artış kentsel genç kadın işsizliğinde görüldüğü belirtiliyor.