Kocaeli’den kadın işçiler, 25 Kasım öncesinde kadın işçilerin işyerlerinde yaşadıkları sorunlara dikkat çekerek, kadına üzerindeki çifte sömürüye karşı birlik olmak, değişmek ve değiştirmek gerektiğini vurguladı.
“Bizler değişir ve birlik olursak...”
Kocaeli’de metal işkolunda çalışan bir kadın işçi, Kızıl Bayrak’a görüşlerini aktardı. “Türkiye’de bir kadın olarak kendini ikinci sınıf insan olarak hissetmek en önemli sorun. Böyle hissettiriyorlar ve tüm her şeyin bu anlayışa göre düzenlenmiş olması rahatsız edici” diyen işçi, işyerinde benzer yaklaşıma kendisinin de maruz kaldığından bahsetti.
“Benim çalıştığım işyerinde kadınların yapamayacağına dair bir yaklaşım var” diyen kadın işçi, “Metal sektörü, bir de ağır sanayi kısmı olunca kadınların olması kabullenilemiyor. Az sayıda kadın çalışanız. Kadınların fabrikada olması bir türlü benimsenmediğinden horlanma ve dışlanma yaşıyoruz. Bu algının değişmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. Önce kadınların değişmesi gerektiğini ifade eden işçi şu vurguyu yaptı:
“Kadınların ikinci sınıf görülmesi veya işyerlerinde varlığımızın kabul edilmemesi gibi sorun alanlarının değişmesi için önce kadınların değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizler değişirsek ve birlik olursak sorunların çözülmesi noktasında daha hızlı sonuç alınır.”
“Kadın yönetici önüme set çekti”
Hizmet sektöründe çalışan bir kadın işçi ise, daha önce çalıştığı işyerinde kadın yöneticisi tarafından haksızlığa uğradığını anlattı. İşyerinde baskı ve mobbinge maruz kaldığından bahseden işçi, yöneticisi tarafından önünün kesildiğini, isminin bölge müdürüne kadar gittiğini belirterek “Yalakalık yapmıyorsan hemen önünü kesiyorlar. Vardiya değiştiriyor, sürekli akşamcı yazıyor, sosyal hayatını bitiriyor” ifadeleriyle maruz kaldığı uygulamaları aktardı.
“Üzerimizde cam bir tavan var, bu yaklaşımı ortadan kaldırmalıyız” diyerek kadın işçilerin “denetim” adı altında baskıya uğradığını betimleyen işçi, “Benim çalıştığım yer tamamen kadın firmasıydı. Ama CEO veya buna benzer yüksek mevkilerde hep erkekler var, işte cam tavan uygulaması tam da böyle bir şey” dedi.
“Değişim ailede başlamalı”
“Kadın zayıf” yaklaşımıyla da eşitsizliğin derinleştirildiğine dikkat çeken işçi, “İnsan olmakta eşitlenmeyi becermeliyiz” diyerek şu vurguyu yaptı:
“Kadın-erkek eşitsizliğinin tüm dünyada çözülmesi gerekiyor. Kadınlar kendilerinin yaşadıkları sorunları bir sonrası nesilde çözmeye çalışmıyorlar. Hâlâ kız çocuklarına oyuncak olarak mutfak eşyası ve bebek alınıyor. Aslında bir sonraki nesle daha küçükken aktarılıyor.
“Aile eğitimini düzeltmemiz gerekiyor. Sorgulayabilen, insanlığı tanımlayabilen, hakkını bilen ve hakkını savunan aileler yetiştirmemiz gerekiyor. Öncelikle ailedeki kadınlar-anneler değişmeli. Çocuk yetiştiriyorlar. Dünyayı değiştirmek için anneyi eğitmek, kadınları değiştirmek önemli.”
Değişimin ailede, küçük yaşlarda başlaması gerektiğine işaret eden işçi, “Ben ailemden görürsem, öğrenirsem kamuoyu oluşturmayı küçük yaşlardan itibaren bilirim. Kamuoyu oluşturmalıyız ve hükümet politikalarını değiştirmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Kızıl Bayrak / Kocaeli