Suriye’de Kürtlerin kazanımlarını ortadan kaldırmak için saldırılarını sürdüren Türkiye’ye karşı uluslararası arenada eleştiri ve tehditler gelmeye devam ediyor. Türkiye’nin yaptığı saldırılar sırasında ABD özel kuvvetlerinin bulunduğu bir noktanın yakınını da vurması gerilimi tırmandırırken gelen basınçlar karşısında Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Şantajlar ve tehditler Türkiye'yi haklı davasından asla vazgeçiremeyecektir” açıklaması yapmak durumunda kaldı.
Trump’tan yine yaptırım tehdidi
ABD Başkanı Donald Trump bir kez daha yaptırım tehdidinde bulunurken “Türkiye yapmaması gereken bir şeyi yaparsa, daha önce çok az ülkenin gördüğü türden yaptırımlar uygularız” dedi. Trump ayrıca “Türkiye ile çok iyi bir ilişkimiz var, onlar bizim NATO müttefikimiz. Türkiye ile birçok ticaret yaptık. Ama onların birçok insanı öldürmesini istemiyorum” ifadelerini kullandı:
Pompeo: Rojava’daki Kürtleri korumak için çalışıyoruz
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Rojava’daki Kürtleri korumak için çalıştıklarını belirterek şunları söyledi: “Türkiye’de ve bölgede, sahada çalışan ekiplerim var. Başkentlerle çalışıyoruz. Bu öğleden sonra Avrupalı meslektaşlarımla konuşacağım. Rojava'daki Kürtleri korumak için gereken şeyin yapılması adına dünyayı harekete geçiriyoruz. Bunun önemli olduğunu, yapılması gereken doğru şey olduğunu biliyoruz ve Amerika bunu başarmaya kendini adadı.”
ABD Kongre üyeleri Türkiye’ye yaptırımda uzlaştı
Kürtlere yönelik saldırılara karşı konuşan Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ve Demokrat Senatör Chris Van Hollen'ın Türkiye’ye yaptırım ön gören yasa tasarısı üzerinde anlaşma sağladı.
Temsilciler Meclisi'nden 30 Cumhuriyetçi Kongre üyesinin de benzer bir yaptırım yasa tasarısı sunacakları açıklandı.
ABD Kongre Üyesi Dan Crenshaw; “Bu yaptırımlar, ABD yönetiminin güçlerini Kuzey Suriye'den çıkartma konusundaki büyük yanlışlığının doğrudan bir sonucudur. Yaptırımlar DAİŞ’e karşı mücadelede ortağımız olan QSD güçlerine destek verecektir. Müttefiklerimiz için Erdoğan ve ÖSO çetelerinin saldırılarının hesabını sormalıyız. Vekillerini eylemlerinden sorumlu tutmalıyız. Müttefiklerimiz için bu yaptırımları uygulamak şart” açıklamasında bulundu.
Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Liz Cheney ise yaptığı yazılı açıklamada “Cumhurbaşkanı Erdoğan ve rejimi, IŞİD'e karşı binlerce kayıp veren ve yurdumuzu korumamıza yardım eden Kürt müttefiklerimize acımasızca saldırdığı için ciddi sonuçlarla karşı karşıya kalmalı” ifadelerini kullandı. Cheney ayrıca yaptırımların sadece Kürtlere saldırısına bir yanıt olmadığını belirterek Rusya gibi ABD düşmanlarıyla yaptığı işbirliğinden duyulan rahatsızlığa vurgu yaptı. “Türk devleti ona diğer müttefiklerimiz gibi davranmamızı istiyorsa, müttefikimiz gibi davranmaya başlamalı” dedi.
70 İngiliz milletvekilinden ortak açıklama: Saldırının durması için adım atılmalı
Birleşik Krallık’ta farklı partilerden 70 milletvekili ortak bir açıklama yayımlayarak bunu Dışişleri Bakanı Dominic Raab’a bir mektupla iletti. Açıklamada Türkiye'nin saldırılarının derhal sona ermesi için Birleşik Krallık hükümetinin acil olarak adım atması istendi.
Söz konusu metinde şu ifadeler yer aldı: “Müttefikimiz Kürtlerin Türkiye'nin saldırıları altında olduğunu görmek çok üzücü. Kürtlerin öncülüğündeki Demokratik Suriye Güçleri IŞİD'e karşı savaşta öncü rolü oynamış ve 11 bin kadın ve erkeğini bu savaşta yitirmiştir. Savaş mağduru bölgede barış ve istikrarın inşa edilmesi için büyük bir mücadele vermişlerdir.Yaklaşık 10 yıldır kaosun hüküm sürdüğü Suriye’de, Kürt güçleri Kuzey Suriye’de sadece milyonları zorbalığın ve radikalizmin pençesinden kurtarmakla yetinmemiş, kadınların her alanda ve düzeyde içinde yer aldığı olağan üstü demokratik bir yönetim inşa etmişlerdir.”
Almanya Türkiye’ye silah satışını durduracak
Saldırı nedeniyle Finlandiya ve Norveç’in ardından bugün de Almanya Türkiye’ye silah satışını durdurma kararı aldı.
Alman gazetesi Bild, Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Mass’ın saldırı nedeniyle Almanya’nın Türkiye’ye silah satışını durduracağını belirtti.
Almanya 2018 yılında Türkiye’ye 243 milyon avro değerinde silah satmıştı.
Arap Birliği: Saldırı işgal ve egemenlik ihlalidir
Türkiye’nin gerçekleştirdiği saldırıyı ‘kardeş bir Arap devletinin egemenliğine karşı kabul edilemez bir saldırı’ olarak nitelendiren Mısır’ın yaptığı çağrı üzerine toplanan Arap Birliği de saldırıyı kınadı.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit tarafından yapılan açıklamada Türkiye’nin gerçekleştirdiği saldırı için “Bir Arap ülkesinin (Suriye’nin) toprağını işgal ve egemenliğini ihlal” denildi.
Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Eşbaşkanı Riyad Dirar başkanlığında Mısır’a giden heyet, Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü ile görüştü.
ANHA’nın haberine göre; görüşmede Semih Şükrü, Erdoğan’ın Kuzey ve Doğu Suriye’nin tamamını işgal etmek istediğini belirterek, “O bir katildir. Uluslararası kurallara göre hareket etmiyor. Erdoğan’ın tüm bölgeyi tehlikeye sokmak istediğinden eminiz. Attığı adımların hepsi bunu doğruluyor. Suriye topraklarının bütünlüğünü korumakta kararlıyız ve tüm imkânlarımızla bunun çabalarını göstereceğiz” diye konuştu.
Barzani: Savaş dursun, demografik yapının değişmesine izin verilmesin
IKBY eski başkanı Mesud Barzani yayınladığı mesajda kuzey Suriye’deki Kürt bölgeleri saldırı ve tehlike ile karşı karşıya olduğunu söyledi. Sivil halkın da ciddi bir tehlike altında olduğunu söyleyen Barzani bölgedeki güvenlik ve istikrarın da hedefte olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: “Buradan direnişçi Kürdistan halkına ve ilgili taraflara belirtmek isterim ki; bu savaşın sebebi ne olursa olsun, kimler umursamaz olmuş veya kimin eli bu tehlikeli durumun içinde olmuş olursa olsun, şimdi beyhude müzayede, duygusal düşünme ve öfke zamanı değil. Savaşın durması, günahsız insanların bu tehlikeli duruma kurban edilmemesi ve bölgedeki demografik yapının değiştirilmesine müsaade edilmemesi için tüm tarafların elinden geleni yapmasının zamanı gelmiştir.”
Al Arabiya muhabirine gözaltı
Sınır hattında saldırıları takip eden Al Arabiya ve El Hades televizyon kanalı muhabiri ve gazeteci Zêdan Zêngilo gözaltına alındı. Türkiye tarafından gözaltına alınan Zêngilo’nun İstanbul’a götürülerek Türkiye’den çıkartılacağı belirtildi.