Kobanê davası: “Bu yargılama IŞİD’e destek veriyor”

Kobanê davasının 5’inci duruşmasının 6’ncı oturumunda savunma yapan Alp Altınörs “Bu yargılama herkesten önce IŞİD’e destek veriyor” dedi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 26 Ekim 2021
  • 17:42

21’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobanê davasına bugün de devam edildi. Davanın 5’inci duruşmasının 6’ncı oturumu Sincan Cezaevi Kampüsünde görüldü.

Duruşmada savunma yapan HDP MYK üyesi Alp Altınörs Afganistan’ın Taliban’a teslim edilmesine değinerek şunları söyledi:

“İki duruşma arası dönemde önemli bir gelişme yaşandı. Afganistan’da Kabil şehri Taliban çetelerine verildi. Tıpkı 2014’te Musul’un IŞİD’e teslim edildiği gibi. Yine Amerika tarafından teslim edilmişti. Tüm dünya bir kez daha halkların şeriatçı barbarlıktan duydukları korkuya tanıklık etti. Mutlaka izlemişsinizdir, ama bu davanın da heyeti olduğunuzdan mutlaka daha dikkatli izlemişsinizdir. Çünkü bu davada yargılama konusu yaptığınız 2014’te yine Musul’da yaşanan vahşetlerin aynısıydı. İnsanlar Taliban zulmünden kaçmak için uçakların tekerleklerine asıldılar. Yeni doğan bebekleri Amerikan askerlerine verdiler. Bu böyle bir vahşet işte. Afganistan sınırlarını aşıp binlerce kilometre yürüyerek Türkiye’ye gelen ve sığınmacı olan insanları gördük. Binlerce kilometre yürüdüler çünkü zulümden kaçıyorlardı. Ama siz hala bizi burada Kobanê, IŞİD canilerinin eline düşmesin diye yapılan bir tweet çağrısından dolayı yargılıyorsunuz. 1 yıl 1 aydır bu çağrı sebebiyle bizi tutuklu tutuyorsunuz. Belki Kabil’deki görüntüleri izlerken 7 yıl önce IŞİD kuşatması altındaki insanların o havar çığlıklarını siz de işitmiş olabilirsiniz. O çığlıklar bizim kulağımıza gelmiştir, o yüzden buradayız. Dün Musul'da, Şengal’de, Kobanê’de yaşatılan bugün Kabil’de yaşatılıyor. Tüm dünya vahşeti seyrediyor. Biz hala IŞİD terörüne karşı bir çağrı yaptığımız bahanesiyle tutuklu bulunuyoruz. Ama Kabil vahşetine bakan herkesin bizim haklılığımızı bir kez daha göreceğine inanıyoruz.” 

“IŞİD’e yol verenlerin hesap vermesi gerekiyor”

Yargılamanın herkesten önce IŞİD’e cesaret verdiğine dikkat çeken Altınörs, “Zira burada IŞİD’e karşı çağrı yapmak müebbet hapis cezasının istenmesine neden oldu. Şu da çok dikkat çekicidir; 6-8 Ekim’de yaşanan ölümlere dair IŞİD’e dair bir soruşturma yapılmış değil. Hükümet o süreç neden IŞİD’e karşı kurulan koalisyona dahil oldu. HDP’nin bu çağrısının makul bir gerekçeye dayandığını hükümetin bu adımları da teyit etmektedir aslında. Burada IŞİD’e karşı çağrı yapan bizlerin değil; IŞİD'e yol verip, Suruç'ta 33 gencin katledilmesine, Ankara’da 103 barış güvercinin bombalanmasına seyirci kalanların hesap vermesi gerekiyordu” diye konuştu.

Tutukluluk devam gerekçelerini sıralayan Altınörs “Suç nerede?” diye sordu.

Yüksekdağ: “Bu dava toplumsal ve siyasal bir davadır”

Ardından HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ yaptığı savunmada kendi adına tahliye talebi olmadığını belirterek şu ifadeleri kullandı:

4 Kasım’da HDP’ye dönük siyasi darbe operasyonunun yıldönümüdür. Bu darbenin çeşitli biçimlerde devam ettiğini görüyoruz. Hala kendisini sürdürdüğü zemin mahkeme salonu. Yargılamalar bitmedi 5 yıldır. Yüzlerce davalar açıldı, yüzlerce kez mahkeme salonlarına gittik. Anlattık, söyledik, savunduk, açıkladık. Bugüne ve yarına dair söz söylemeye çalıştık ama bitmedi hala bitiremediler. Bunun birçok nedeni var ama en önemlisi HDP bir tarihsel bir haklılık böyle bitirilemez. Bize istediğiniz kadar dava açabilir yıllarca cezaevinde tutabilirsiniz. Ama tarihsel bir hakikati değiştiremezsiniz. Bitirilebilecek bir dava değildir HDP davası. Çünkü toplumsal ve siyasal bir davadır.”

Yüksekdağ savunmasının devamında talimatların açık bir şekilde verildiğini, yargılamanın hukuki olarak yürütülmediğini ve Deniz Poyraz’ın katledilmesinin bizzat Kobanê davası üzerinden başlatılan yeni bir linç kampanyasının sonucu olduğunu belirtti.

Yüksekdağ,  iktidarın artık siyasi bir iktidar olma özelliğini yitirdiğine dikkat çektiği savunmasında şu ifadeleri kullandı:

Kobanê davası sürdürüldüğü ve bizler de suçlu ilan edildiğimiz sürece IŞİD terör örgütü çok net cesaretlendiriliyor. Kobanî iddianamesinde IŞİD’le ilgili hiçbir şey yok. Kobanî iddianamesi IŞİD’i aklama, HDP’yi suçlu ilan etme iddianamesidir, başka bir anlamı yok. Tek bir IŞİD’le ilgili bir şey olmaz mı iddianamede? Bunun siyasi sonuçları var. Burada sadece genel anlamda bir iddianame diyemezsiniz işiniz zor. Ama eğer orada oturduysanız bunun sonuçlarını da göğüsleyeceksiniz. Ben üstlendiğim sorumlulukların bedelini ödüyorum, arkasında da duruyorum. Haksızlığa uğramış olsam bile sorumluluğunu üstlenirim. Siz de bu haksızlıkların sorumluluğunu üstleneceksiniz. Sizler sorumlusunuz. Çok açık bir IŞİD’i aklama belgesidir.”

Yüksekdağ’ın savunmasının ardından duruşmaya yarına kadar ara verildi.