İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon ve Cumartesi Anneleri sosyal medyadan gerçekleştirdikleri 821. hafta eyleminde HEP Ankara İl Başkanlığı yapan Faik Candan için adalet istedi.
Saat 12.00'de paylaşılan videoda Fehmi Tosun'un kızı Besna Tosun'un sunumuyla ilk sözü Faik Candan'ın amcası İbrahim Candan aldı. Ardından söz alan Candan ailesinin avukatı Levent Kanat, avukat Faik Candan'ın gözaltında kaybedildikten sonra açılan dava dosyasının bilgilerini aktardı.
Basın metnini İHD üyesi ve Cumartesi İnsanı Hatice Korkmaz okudu. Gözaltında kayıp davalarında devletin failleri cezalandırması gerektiğini vurgulayan Korkmaz, Türkiye'de devletin cezasızlık politikasının uygulayıcısı olduğunu dile getirdi.
Korkmaz 26 yıl önce gözaltında kaybedilen Faik Candan için şunları ifade etti:
"32 yaşındaki 2 çocuk babası Avukat Faik Candan Ankara’da yaşıyordu. 1991-1993 döneminde HEP Ankara İl Başkanlığı yapan Candan’ın göreve geldiği tarihten itibaren polis takibinde olduğu, beyaz bir Toros tarafından takip edildiği ve ölüm tehditleri aldığı ailesi ve yakın çevresi tarafından biliniyordu. Kardeşi içinde İbrahim Şahin ve Abdullah Çatlı’nın olduğu bir aracı Candan’ın evinin önünde görmüş ve onların mekân tespiti yaptıklarına tanık olmuştu.
Faik Candan, 2 Aralık 1994 tarihinde Sıhhiye'deki bir pizzacıda iki arkadaşı ile birlikte öğlen yemeği yedikten sonra Küçükesat'taki Türk Ticaret Bankası'na gitti. Bankadan ayrıldıktan sonra kendisinden haber alınamadı.
Ailesi, Çağdaş Hukukçular Derneği ve İnsan Hakları Derneği Faik Candan’ın bulunması için emniyete, savcılığa, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e, İçişleri Bakanı Nahit Menteşe’ye ve İnsan Hakları Bakanı Azimet Köylüoğlu’na başvuruda bulundu.
'İtiraflara rağmen dava cezasızlıkla sonuçlandı'
Candan’ın avukat arkadaşları, 2 Aralık günü saat 15.00 sıralarında dört kişi tarafından beyaz renkli Renault marka otomobille kaçırılan bir kişinin 'Ben Avukat Faik Candan' diye bağırdığını söyleyen bir tanık olduğunu ama can güvenliği nedeniyle konuşmadığını kamuoyu ile paylaştı.
12 gün boyunca gözaltına alındığı reddedilen Candan’ın cansız bedeni, 14 Aralık 1994 tarihinde bir çoban tarafından bulundu. Yakından atılan dört kurşunla infaz edilen Faik Candan, gözleri kravatla bağlanmış halde Ankara Bala ilçesi Ergin Yaylası yolu kenarındaki bir kanalın içindeydi. Üzerinde kimliğini belirleyecek herhangi bir belge olmadığı gibi cüzdan, saat gibi kişisel eşyaları da yoktu."
Eski Özel Harekât Polisi Ayhan Çarkın'ın cinayeti itiraf ettiğini belirten Korkmaz, iddianame hazırlandığını ve iddianamede "Mehmet Kemal AĞAR, Mehmet Korkut EKEN ve İbrahim ŞAHİN'in bilgisi, azmettirmesi ve talimatlandırması sonucunda işlendiği ve eylemin icrasını İbrahim Şahin'e bağlı Siirtliler grubu içerisinde yer alan 11 polisin gerçekleştirdikleri yazıldı" dedi. İddianamenin kabul edilip dava açıldığını belirten Korkmaz deliller ve itirafa rağmen bu davanın da cezasızlıkla sonuçlandığını söyledi.
Davanın üst mahkemeye taşındığını, buradan adalet beklediklerini dile getiren Korkmaz "Faik Candan için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz! 122 haftadır hukuksuz bir biçimde bize kapatılan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz" dedi.