İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu ve Cumartesi Anneleri sosyal medyadan gerçekleştirdikleri 830. hafta eyleminde Murat Yıldız'ın akıbetini sorarak adalet istedi.
“Hanife Ana acı ama daha çok öfke yüklü”
Saat 12.00'de paylaşılan videoda Fehmi Tosun'un kızı Besna Tosun'un sunumuyla ilk sözü Murat Yıldız'ın annesi Hanife Ana (Yıldız) aldı. Hanife Ana oğlunun o günlerde güvendiği polisler tarafından kaybedilişini, kaybedenlerden yargıda hala hesap sorulmadığı için acı ama daha çok öfke yüklü bir konuşma yaptı.
Ardından Yıldız ailesinin avukatı ve İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri yargı sürecini, bu süreçte gelmeyen adaleti teşhir eden bir konuşma yaptı. Ardından basın metnini Cumartesi İnsanı Fatma Baçaru okudu.
Yıllardır adalet mücadelesi verdiklerini belirten Baçaru "Türkiye’de bağımsız ve tarafsız bir yargı sistemi olmadığı için, gözaltında kaybedilen insanlarımızla ilgili hakikate ve adalete ulaşamamız mümkün olmuyor. Her cumartesi kamuoyu ile paylaştığımız gözaltında kaybedilen insanlarımızla ilgili dosyalar bu iddiamızın kanıtıdır" dedi.
Kendisi ifade vermeye giden Yıldız'a kaçtı dediler
Baçaru Murat Yıldız'ın kaybedilişi üzerine şunları anlattı:
"19 yaşındaki Murat Yıldız İzmir’de annesi ile birlikte yaşıyordu. Bir kafede otururken çıkan tartışmada silahla havaya ateş ederek olay yerinden uzaklaştığı için polis tarafından aranmaya başladı.
Annesi Hanife Yıldız’ı karakola götüren polisler 'Murat hemen gelip teslim olursa ifade vererek serbest kalacak' dedi. Bunun üzerine 23 Şubat 1995 tarihinde Murat Yıldız, avukatı, kuzeni ve annesi ile birlikte, İzmir Bornova Özkanlar Asayiş Şubesi’ne giderek Komiser Ramazan Kaya ile polis memuru Tahir Şerbetçi’ye teslim oldu.
Aradan 3 gün geçtiği halde Murat eve dönmeyince anne Hanife Yıldız, Bornova Özkanlar Asayiş Şubesi’ne gitti ancak sorularına net yanıtlar alamadı. Çelişkili açıklamalar karşısında Hanife Yıldız ısrarını sürdürünce yetkililer, Murat’ın emniyette verdiği ifadesinde silahı İstanbul Kartal’da sakladığını söylediği için onu polisler Tahir Şerbetçi ve Şah İsmail Öztürk nezaretinde İstanbul’a gönderdiklerini, yolda Murat’ın feribottan denize atlayarak kaçtığını ve tüm aramalara rağmen bulunamadığını iddia ettiler."
Katillerin 1 lkişra 18 kuruşluk "adaleti"!
Bir daha Murat Yıldız'dan haber alınamadığını belirten Baçaru devamında "Hanife Yıldız, Bornova ve Gebze Cumhuriyet Başsavcılıklarına başvurdu. Gebze 2. Asliye Ceza Mahkemesi, beş yıl süren yargılama sonucunda Murat Yıldız'ın feribottan atladığını gören tanık olmamasına rağmen sanık polislerin beyanını esas aldı ve onlara yalnızca 'görevi ihmal'den günümüz parasıyla 1 lira 18 kuruş para cezası verdi. Aynı mahkeme 2007 yılında da polislerin görevi ihmalden aldığı ceza ile ilgili davanın bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına karar verdi" ifadelerini klullandı.
Gülseren Yoleri'nin, 2015 yılında Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak Murat Yıldız için yeniden soruşturma açılmasını talep ettiğini aktaran Baçaru "Açılan soruşturma iki yıl sonra takipsizlikle sonuçlandı. Takipsizlik kararına yapılan başvuru da reddedildi. Dava Anayasa Mahkemesi’ne taşındı" dedi.
Anayasa Mahkemesi'nin yeniden yargılama yolunu açan karar vermesi gerektiğini belirten Baçaru son olarak şunları ifade etti:
"Kaç yıl geçerse geçsin Murat Yıldız için tüm kayıplarımız için adalet istemekten, 131 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz."