Türk Tabipleri Birliği (TTB) Tıp Öğrenci Kolu, TTB Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı'ya destek için İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesinde oturma eylemi ve açıklama yaptı.
Okunan açıklamada Şebnem Korur Fincancı'nın adli tıp konusunda yetkinliği dünyaca önemli olaylarda bu konuda aldığı rol bazı örneklerle hatırlatıldı ve şunlar ifade edildi:
"Bir isim düşünün dostlar. O isim öyle biri olsun ki hayatını insan haklarına adasın. Kendisini öyle adasın ki işkenceyle mücadelede dünyada akla gelen ilk isim olsun. O isim öyle biri olsun ki iktidarlar tarafında değil, daima hakkın yanında olsun. Hatta öyle ki görevinden defalarca kez alınsın ama yine de bilim ışığında görevini yapmaya devam etsin. O isim öyle biri olsun ki hem Bosna’da mezarlardan çıkarılan cesetlerin otopsi raporlarına katılsın hem de çarşafla girdiği Bahreyn’de işkenceyle öldürülen bir mağdura yaptığı otopsi ile işkence ile öldürüldüğünü ispat etsin. O isim öyle biri olsun ki hem Irak’ta Amerikan askerlerinin işkence ettiği Abu Ghraib’in raporunu yazsın, hem de Cizre bodrumlarında sivil ölümünü ispatlasın."
Açıklamanın devamında şunlar vurgulandı:
"Geçmişte de hedef tahtasında olan o isim sadece bugün hedef gösterilmedi tabi ki. Ama Devlet Bahçeli’nin 'Şebnem Korur vatandaşlıktan çıkarılsın. TTB kapatılsın' demesiyle hareket eden iktidar 26 Ekim Çarşamba sabahı Şebnem hocayı göz altına alıyor. Daha birkaç gün önce yurtdışında olan Şebnem hoca ülkeye döndükten sonra avukatları aracılığıyla ifadeye gideceği zaten bildiriliyor. Üstelik TRT tarafından evinde bulunan baba/dede yadigarı antika mermiler ve evindeki kitaplar suç unsuruymuşçasına haber yapılarak servis ediliyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı yine şaşırtmadan Şebnem hocanın tutuklanmasını ve TTB’ye kayyum atanmasını istiyor."
Şebnem Korur Fincancı'nın derhal serbest bırakılması istenen açıklama sonlandırıldı.