Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Fincancı, TSK'nin Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ndeki (IKBY) operasyonlarında kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin yaptığı açıklamada, “Uluslararası sözleşmelere, protokollere göre etkili soruşturma yapılmalı” ifadelerini kullanmıştı.
Kirli savaş destekçileri, bu sözlerinden dolayı Fincancı’ya karşı önce sosyal medyada linç kampanyası başlattı. Ardından MHP adına Mecliste yapılan konuşmada da Fincancı hedef alındı. Sarayın aparatı olan yargı da anında soruşturma başlattı.
Her linç kampanyasında olduğu gibi saray beselemesi medya da yerini aldı. Linç medyası, uluslararası anlaşmalarda yasak olan kimyasal silahların kullanılmasına ilişkin iddiaların araştırılmasını isteyen Şebnem Korur Fincancı, Selahattin Demirtaş ve CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nu manşetten hedef gösterdi.
Diriliş Postası adlı tetikçi gazete Fincancı’ya hitaben “Tabip değilsin, Türk hiç değilsin! Diplomanı iade et!” manşetiyle çıktı.
Saldırıya geçen bir diğer saray borazanı gazete Yeni Şafak ise, “Gap düştü, kimyaları bozuldu” manşeti artarak linçcilikte birinci olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Sarayın önde gelen dalkavuklarından Doğu Perinçek’in gazetesi Aydınlık da dinci-ırkçı medya kervanına katıldı. Sürmanşetinde “Kimyasal iftirasında buluştular” ifadesini kullanan Aydınlık, saray borazanlığında dinci-ırkçı medyadan farklı olmadığını bir kez daha ispatladı.
“Uluslararası sözleşmelere, protokollere göre etkili soruşturma yapılmalı” talebini bir hekim ve TTB Başkanı sıfatıyla dile getiren Fincancı’yı hedef saldırıya tepkiler de geldi.
Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) ile TTB ırkçı-gericilik tarafından başlatılan kampanyaya tepki gösterdiler ve Fincancı ile dayanışma içinde olduklarını ifade ettiler.
TİHV ve İHD’den açıklama
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve İnsan Hakları Derneği (İHD) açıklama yaptı ve şunları dedi:
“Halkın sağlığını korumaya ve başta işkence olmak üzere insan hakları ihlalleriyle mücadele eden, Türkiye’nin bu konularda kilometre taşlarından birisi olan sevgili arkadaşımız Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı asla yalnız değildir”
Açıklamada son olarak şunlar vurgulandı:
“Bir bilim insanı ve insan hakları savunucusu olarak ömrünü halkın sağlığını korumaya ve başta işkence olmak üzere insan hakları ihlalleriyle mücadeleye adayan, Türkiye’nin bu konularda kilometre taşlarından birisi olan sevgili arkadaşımız Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı asla yalnız değildir”