1960’ların sonu, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de “68 kuşağı” ile tarihimize kazınmış şanlı bir direniş dönemi ve devrimci mücadelenin yükseldiği yıllar olmuştur. Devrimci yükselişin önemli bir parçası olan devrimci gençlik eski anlayıştan kopma yönünde dönüşmüş, devrimci gençlik ilk olarak FKF’yi, ardından kitlesel, birleşik ve militan bir çıkışın ifadesi olan Dev-Genç’i kurmuştur. Dev-Genç anti-emperyalist mücadelenin, işçi ve köylü direnişlerinin bir parçası konumundadır.
Devrimci geleneğimizin yaratıcıları Denizler, Mahirler, İbrahimler de Türkiye devrimci gençlik mücadelesinin bağrında yetişmiş, “düzene karşı devrim” bayrağını açmalarıyla, fedakarlıklarıyla, özveri ve cüretleriyle devrim davamızda birer simge haline gelmişlerdir.
Onların şahsında simgelenen 1971 devrimci çıkışı aslında kurulu düzenden kopuşu ve sosyalizmin ancak düzenin karşısında konumlanarak kurabileceğini anlatır bizlere. Reformist gelenekten devrimci kopuş anlamına gelen 71 Devrimci Hareketi’nin bu yıl aynı zamanda 50. yıldönümündeyiz.
1972 senesinin 6 Mayıs’ın sermaye devleti tarafından idam edilerek katledilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın ölüm yıldönümlerinin ise 49. yılındayız.
Bundan 49 sene önce yükselen devrimci hareketi bastırabilmek için askeri darbe gerçekleştiren sermaye devleti, devrimcilere karşı adeta sürek avı başlatarak binlerce devrimciyi tutukladı, işkenceden geçirdi ve çok sayıda devrimciyi katletti. 12 Mart 1971 darbesinin hemen ardından yola çıkan Deniz Gezmiş ve yoldaşları da o dönemde ihbar sonucu yakalananlar arasındaydı. Yakalanmalarının ardından, askeri faşist cunta mahkemeleri Denizler hakkında idam kararı verdi. Deniz’ler şahsında verilen idam kararı yükselen devrimci mücadeleyi bastırmak ve tüm topluma bir gözdağı vermek amacı taşıyordu. Ancak yanıldılar! Ankara Kapalı Cezaevi’nde korkusuzca idam sehpasına yürüyen, “Yaşasın Marksizm-Leninizmin yüce ideolojisi!” ve “Yaşasın Türk ve Kürt halklarının bağımsız mücadelesi!” sloganları ile ölümsüzlüğe giden 3 Fidan’ın idamının ardından öfke daha da büyüdü.
Şimdi onlardan devraldığımız mücadele bayrağı bizlerin ellerinde kararlılıkla yükselmeye devam ediyor! Bizlerin yolu, sınırsız, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya için korkusuzca darağaçlarına yürüyenlerin; Denizlerin, Mahirlerin, İboların yoludur!
Geleceğimiz ve özgürlüğümüz için tüm gençliği, Denizlerin yolunda “Düzene karşı devrim!” bakış açısını ete-kemiğe büründürmeye, mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz!
Devrimciler ölmez, devrim davası yenilmezdir!
Devrimci Gençlik Birliği
6 Mayıs 2021
Devrimci Gençlik Birliği