6 Mayıs 1972’nin 50. yıldönümü yaklaşıyor. Üç yiğit devrimcinin; Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan’ın askeri faşist cunta tarafından katledilişlerinin üzerinden tam yarım asır geçti. “Türkiye’de en uzun koşuysa devrim, en güzel yüz metresini onlar koştu. İlk onlar fırladı lüverden, en sekmez mermileriyle. İlk onlar göğüsledi ipi…”
Onlar kendilerinden önce süren mücadeleyi devralırken, kurulu düzeni cepheden reddettiler. Bu toprakların devrimci tarihine yeni bir soluk oldular. Sokaklarda, eylemlerde, grevlerde, mitinglerde, ezilen halkların yanında en ön saftaydılar! Mücadelede tereddütsüz, militan ve cesurdular! Siper yoldaşlığını ve devrim davasına bağlılığı Kızıldere’de, Nurhak’ta ve Ulucanlar’da, yaşamlarını ortaya koyarak gösterdiler.
Yarım asır geçti! En yukarı taşıdıkları mücadele bayrağı 50 yıldır hiç inmedi!
Bugün hala emperyalist-kapitalist sistem işçi ve emekçilere, gençlere, kadınlara, halklara sömürü, açlık, kriz ve savaşla geleceksizlik dışında bir şey vadetmiyor. Bugün bir avuç asalak, milyonları yıkıma sürüklüyor hala. Emperyalist savaş, kriz ve sömürü düzeni olan bu düzen yıkılmayı bekliyor!
Üç yiğit devrimcinin, Deniz’in, Yusuf’un, Hüseyin’in sesine kulak veriyoruz: Düzene Karşı Devrim!
Devrimciler ölmez, devrim davası yenilmezdir!
Devrimci Gençlik Birliği