Moria kampında göçmenlerden eylem

Midilli Adası’nda insanlık dışı koşullarda salgınla baş başa bırakılan göçmenler kampta bir gencin yaşamını yitirmesi üzerine bugün eylem yaptı.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 10 Nisan 2020
  • 23:59

Emperyalist-kapitalist rekabet, hegemonya mücadeleleri ve savaşlarla yerlerinden edilen milyonlarca emekçi hayatlarını kurtarmak için göç ediyor. Buna karşın emekçiler, egemenlerin onlara reva gördüğü sefil alanlarda yaşamaya mahkum ediliyor. Hayatları bir kâbusa dönüşmüş göçmenler, kaldıkları kamplarda üst üste yaşamak zorunda bırakılıyor ve gıda, sağlık, barınma gibi birçok sorunla da burun buruna kalıyor. Kapasiteleri katbekat aşılarak doldurulan kamplarda koronavirüs salgınıyla baş başa bırakılan göçmenler bir kez daha barbarlığa sürükleniyor.

Yunanistan Midilli Adası’ndaki Moria kampında 16 yaşındaki bir genç çarşamba sabahı bıçaklanarak ağır yaralandı. Ardından gencin hastanede yaşamını yitirmesi, kampta gençlerin kaldığı bölümde bir kavganın başlamasına neden oldu. Kamptaki insanlık dışı yaşam koşullarıyla önü açılan bu kavga, göçmenlerin terk edildiği barbarlığın da dışa vurumu oldu.

Bu koşullara tepkili göçmenler bugün bir araya gelerek eylem düzenledi. Eylem sırasında “Adalet istiyoruz”, “Moria Hazara halkı için güvenli değil”, “Hak ve güvenlik istiyoruz” yazılı pankart ve dövizler taşındı.

3 bin kişilik kapasitesi olan Moria kampında 25 bine yakın göçmen kalmakta. Kampta barınacak yer kalmadığı için kampın etrafında çadır ve kabinler kurulmuş. Açıklanan bilgilere göre salgından kaynaklı artan gerginlik, kavgaların artmasına da neden olmuştur. 

Şu an Yunanistan’da yaklaşık 100 bin sığınmacı bulunurken, 70 bini 38 ayrı kampta yaşıyor. Ege Denizi’ndeki 5 adada bulunan kayıt ve ağırlama merkezlerinin kapasitesi 6.200 iken, 39 binin üzerinde göçmen barınıyor.

Burjuva medya, kamptaki göçmenleri kötülemek için her türlü yöntemi kullanıyor. Mültecilere kaldıkları yerlere dönmeleri yönünde baskı uygulayan polisleri ciddiye almayan bir grup sığınmacının videosu da medya tarafından kullanılıyor. Göçmenleri bir veba olarak gören sermaye devletleri, medyasıyla sığınmacılara karşı kinlerini de kusmaya devam ediyorlar.