Araplardan arındırma politikası kapsamında Filistinli ailelerin evlerinden sürgün edilmesi girişimine karşı başlayan direniş, İsrail’in Apartheid rejimini zıvanadan çıkarmış görünüyor. Öyle ki, işi El Aksa’da namaz kılınmasını engelleme noktasına vardırdı. Filistin halkı El Aksa camisinde toplu namaz kılmayı direnişin bir biçimi haline getirdi. İsrail kolluk kuvvetleri günlerdir terör estirmesine rağmen direniş kararlılıkla devam ediyor.
Bu akşam mescidin içinde direnişe geçen Filistinliler, İsrail işgal kuvvetlerinin içeri girmesini engelledi. Mescidi işgal edemeyen İsrail askerleri, mescidi kundaklama girişiminde bulunarak, yangın çıkardılar. İsrail şiddetin dozunu arttırdıkça, buna karşı direniş de güçleniyor.
Bir kez daha Gazze’de katliam
İsrail’in Kudüslü Filistinlilere uyguladığı vahşi teröre karşı direniş Batı Şeria ve Gazze’ye sıçradı. Gazze’deki direnişçi örgütler İsrail’in azgınlığına füze saldırılarıyla karşılık verdi. Bunu gerekçe gösteren Benjamin Netanyahu başkanlığındaki Apartheid rejimi, bir kez daha savaş uçaklarıyla Gazze’yi bombaladı.
İsrail, Hamas mevzilerini bombaladığı yalanını ortaya atarak, gerçekleştirdiği katliamı gerekçelendirmeye çalıştı. Oysa Filistinli kaynaklar sivil halkın hedef alındığını duyurdu. Nitekim saldırılarda şu ana kadar katledilen 20’yi aşkın Filistinlinin 9’nun çocuk olduğu bildirildi. “Terörist devlet” sıfatıyla bilinen İsrail’in direnişçi-sivil ayrımı yaptığı görülmüş şey değil. Nitekim işgalci İsrail ordusu her bombardımanda sivilleri katlediyor.
Burnuna kadar yolsuzluk ve rüşvet bataklığına saplanan Netanyahu, dört seçim yapılmasına rağmen hükümet kurabilmiş değil. Başbakan olma şansını yitirirse hapse atılabileceğini bilen bu azgın ırkçı, devlet terörü ve çatışmaları kışkırtarak kendi paçasını da kurtarmaya çalışıyor. Kan dökerek paçasını kurtarıp kurtaramayacağı belli olmayan siyonist şefin, Filistin halkının direnişini kıramayacağı kesindir.
Direnişçi örgütler füze atışlarıyla karşılık verdi
Kudüslülerle dayanışma için sürece dahil olan Gazze’deki direnişçi örgütler, yeni bir taktik geliştirmiş görünüyor. Daha önce Gazze’ye saldırı olduğunda füzelerle karşılık veren direnişçi örgütler, bu defa Kudüslü Filistinlilerle dayanışma için füzeleri ateşlediler. Bir süre önce tüm örgütlerin katılımıyla silahlı direniş liderliği oluşturulmuştu. İsrail’e füze saldırısının bu liderlik tarafından kararlaştırıldığı bildirildi.
Hamas’a bağlı İzzeddin el Kassam, FHCK’ye (Filistin Halk Kurtuluş Cephesi) Ebu Ali Mustafa, ve İslami Cihad’a bağlı Kudüs Tugayları adına ayrı ayrı yapılan açıklamalarda, İsrail saldırganlığına karşı füze atışlarının devam edeceği ilan edildi. Nitekim İsrail savaş uçaklarının Gazze’yi bombalamasından sonra tüm direnişçi örgütler füzelerle İsrail’i hedef aldı.
Direnişçiler tarafından Lübnan merkezli El Mayaaden kanalına yapılan açıklamalarda Tel Aviv ve Askelon’un füzelerle vurulduğu, İsrail’de panik yaşandığı ve sirenlerin sürekli çaldığı bildirildi.
Mısır yönetiminin çatışmaların durdurulması için İsrail’le iletişim halinde olduğu kaydedilirken, direnişçi örgütler adına yapılan açıklamalarda, saldırıların devam etmesi durumunda, füze atışlarıyla karşılık vermeye devam edileceği ilan edildi.
Batı Şeria’da kitlesel gösteriler
İsrail’in Kudüs’te estirdiği terörü ve Gazze’de yaptığı katliamı protesto etmek için binlerce Batı Şerialı sokaklara çıktı. Kudüslü Filistinlilerin yalnız olmadığını belirten göstericiler, Kudüs’ten hiçbir koşulda vazgeçmeyeceklerini ve Kudüs’ü savunmak için mücadelenin devam edeceğini belirttiler.
Bu arada İsrail’in artan saldırganlığına karşı Filistinli örgütlerin güçlerini birleştirmesi yönünde çağrılar yapılıyor. Özellikle Hamas ile El Fetih arasındaki bölünmeye son verilmesi yönünde çağrılar yükseldi. Gerilim ve çatışmaların devam etmesi durumunda, her iki örgüt üzerindeki basıncın artması bekleniyor.
Apartheid rejiminin saldırganlığa devam etmesinin, Filistin’de üçüncü intifadanın fitilini ateşleyebileceği yönünde yorumlar yapılıyor…