Devasa zenginliği, bilimi ve tekniği elinde tutan sermaye dünyası, öncelikleri arasında insan sağlığının korunması olmadığı için pandemi karşısında iflasını ilan etti. Salgının yükselişte olduğu, Avrupa’nın “gelişmiş” kapitalist devletlerinden son dönemde yansıyanlar bu “iflası” çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Hızla artan koronavirüs vakaları ve enfeksiyon kapan çok sayıda sağlık çalışanının iş yapamaz hale gelmesi nedeniyle “burjuva demokrasisinin medarıiftiharı” Hollanda devleti ordunun süngüsü altına sığındı.
Son haftalarda 11 kişinin koronavirüs nedeniyle hayatını kaybettiği, 45 yaşlının da hasta olduğu bir huzurevinde, personelin büyük bölümü de koronavirüse yakalandı.
Groningen ve Twente bölgeleri, Covid-19’a yakalanan çok sayıda sağlık ve bakım çalışanının işe gidememesi nedeniyle ordudan yardım talebinde bulundu.
Groningen Belediye Başkanı Koen Schuiling, “eşi görülmemiş derecede personel ihtiyacı” bulunduğunu belirterek, bu desteğin acilen sağlanması için orduya çağrıda bulundu.
Twente bölgesi ile hastaneler de, kabul edilen hasta sayısında çok ciddi artış olduğunu vurgulayarak, Covid-19 servislerinin tamamen dolduğunu bildirdi. Acil ve yoğun bakımın giderek verilemez hale geldiğini vurgulayan bölge yöneticileri orduyu “göreve” çağırdılar.
Gelderland eyaletindeki kentler de, endişe verici bir durumdan söz ederek acil yardım istedi. Sağlık ve bakım sektörü, eğer askeri yardım gelmezse, hastane ve huzurevlerinde temel bakım yardımlarının artık verilemeyeceğini itiraf ederek iflasını ilan etti.
Bu durumu memnuniyetle karşılayan Hollanda savaş bakanlığı sözcüsü, RTL Haber’e yaptığı açıklamada, “Yardım çığlığı bize ulaştı. Sağlık bakanlığı ile istişare halinde yardım olanaklarını araştırıyoruz” dedi.
Hollanda’da açığa çıkan ve itiraf edilen “çöküş”, sermaye devletlerinin ellerindeki sınırsız imkanlara karşın toplum sağlığını korumada yetersiz olduklarını gösteriyor.