Hollanda’nın Rotterdam şehrinde korona kurallarına karşı yapılan gösteriye, polis silahlarla karşılık verdi. Gerçekleşen yürüyüşte yaklaşık 200’e yakın gösterici arabaları ateş vererek, yürüyüşe müdahale eden polise taş atarak, yeni korona kararlarına karşı öfkelerini ifade etti.
Adalet Bakanı Ferd Grapperhaus, “Devletimizin polisine karşı aşırı şiddet uygulanmıştır. Bu sokak serserilerini geri püskürtmek ve cezalandırmak için elimizden geleni yapacağız!” diyerek, Rotterdam polisinin halka yönelik şiddetini görmezden geldi ve göstericileri kriminalize etti.
Halka yönelik polis şiddetinin yaşandığı gösterinin ardından yapılan basın toplantısında, Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Ebutalib, “Bu şiddet alemini sona erdirmek için, polisimiz silah kullanmak zorunda bırakıldı!” diyerek, polis şiddetinin devlet tarafından meşru sayıldığının altını çizdi.
Tagesschau.de’nin paylaştığı bilgilere göre, polisin ateş etmesi sonucu 7 kişi yaralandı ve aynı gece 20 kişi gözaltına alındı. Buna daha fazla tutuklamaların ekleneceği bildiriliyor. Polisin şiddetli müdahalesine ve zorbalığına gerekçe olarak, gösterinin yapıldığı yerde “düzeni sağlamak zorunluluğu” ifadesi kullanıldı.
Ocak 2021’de sokağa çıkma yasağı uygulandığında benzeri şiddetli gösterilere tanık olan Rotterdam halkı, bu kez polisin daha büyük bir şiddetiyle karşı karşıya kaldı.
Korona vakalarının artmasından dolayı, Hollanda’da yeniden kısmi kısıtlama kararları alınmıştı. Bu kararlar gastronomi ve alışveriş merkezlerinin erken kapatılmasını kapsıyor. Ayrıca evlerinde en fazla 4 kişiyle buluşma ve homeoffice (evden çalışma) zorunluluğu, halkın tepkisini sokağa taşıdı.
Bu yaşanan olay, bir kez daha göstermiştir ki, kapitalist düzen hiçbir toplumsal soruna çözüm olamadığında, “düzeni sağlamak” uğruna başvuracağı tek yol polis şiddetidir. Ve kapitalist düzen pandemi sürecinden bu yana bir yandan ekonomik krizi derinleştirip, diğer yandan da baskı ve şiddeti tırmandırmaya devam ediyor.