G7 grubunun Japonya’da topladığı zirvenin hemen ardından BRICS üyesi ülkeler de Güney Afrika Cumhuriyeti’nde (GAC) bir araya geldiler. Çin, Rusya, Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nden oluşan birlik bu defa hızlı refleks göstererek G7’ye alternatif olmak için hızla toplandı.
Geçen hafta GAC’ın Kapstadt kentinde bir araya gelen beş BRICS üyesi ülkenin dışişleri bakanları hem G7 Zirvesi’nde alınan tehditkar kararları görüştü hem kendi etki alanlarını genişletmeyi tartıştılar. BRICS üyeleri İran, Suudi Arabistan, Venezuela, Arjantin, Cezayir, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ile Endonezya'yı aralarına almak için görüşmelerde bulundu. Özellikle Çin ve Rusya temsilcileri genişleme planları için özel kampanya yürüttüler. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov birliğin önemli bir bileşeni olarak öne çıktı. G7 ve ABD’nin tüm çabalarına rağmen Rusya’nın Küresel Güney’de hiçbir şekilde izole olmadığını bir kez daha gösterdi.
Çin Bakan Yardımcısı Ma Zhaoxu, toplantıda yaptığı açıklamada, ülkesinin birliğin genişletilmesi yönünde çaba göstereceğini ve daha fazla devletin BRICS “büyük ailesine” katılmasını beklediğini belirtti. Çin hükümetinin bu desteği birliğin etkisini artırdığı gibi, gelişmekte olan ülkelerin kendi çıkarlarını temsil etme konusunda daha fazla güven duymalarını sağlıyor. Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar ise, “dünyanın çok kutuplu olduğu ve eski yöntemlerin yeni durumları çözemeyeceğini” belirterek Güney Afrika’daki iki günlük toplantının bu amaçla “güçlü bir mesaj” vermesi gerektiğini, BRICS birliğinin bir “değişimin sembolü” olduğunu ifade etti.
***
BRICS üyesi ülkeler, kendilerini Batı’ya alternatif ve yükselen güçler için alan yaratmanın bir yolu olarak konumlandırıyor. Bir zamanlar, eşit olmayan gelişmekte olan ülkelerin büyük ölçüde sembolik bir birliği olarak alay konusu yapılan BRICS, son yıllarda özellikle Pekin’in ekonomik ve politik ağırlığını yansıttığı uluslararası bir güce dönüştü. Gelişmekte olan birçok ülkenin Ukrayna Savaşı’ndaki tarafsızlığının da gösterdiği gibi, bu ülkelerin ABD hegemonyası ile politikaları konusunda ciddi çekinceleri var. Birliğin dönüştürücü gücüne inanan dünyanın farklı kıtalarındaki birçok ülke BRICS’in bir parçası olmak istiyor. BRICS üyeleri Avrupa ile ABD'yi eleştirirken kendilerinden emin bir şekilde rekabet, jeopolitik gerilimler, eşitsizlik ve güvensizlikle parçalanmış bir dünyada küresel liderlik oluşturma iddialarını formüle ediyorlar.
Ukrayna Savaşı’yla somut bir görünüm kazanan emperyalist paylaşım ve hegemonya çatışması daha da derinleşerek büyüyor. Bir tarafta ABD ile G7 üyeleri diğer tarafta Çin ile BRICS ülkeleri kendi çıkar birliklerini güçlendirmeye devam ediyor. Bu egemenlik çatışmasının sonucunda ise işçi sınıfı ile emekçileri kendi hegemonya savaşlarında ölmeye, açlığa ve sefalete mahkum ediyorlar.