ABD'nin sarsılan hegemonyasını onarmaya çalışan Biden yönetimi Rusya-Çin ekseniyle gerilimi tırmandırıyor. Gerilimin dışa vurduğu yerlerden biri Ukrayna ve Karadeniz’dir. ABD, Rusya’nın "zayıf karnı" saydığı Ukrayna üzerinden provokatif eylemlere devam ediyor.
Joe Biden ile Rus mevkidaşı Vladimir Putin görüşmesinin hemen öncesinde yeni bir hamle yapan Pentagon, Ukrayna‘ya 150 milyon dolarlık ek askeri yardım yapacağını açıkladı. Brüksel’deki NATO zirvesinde yapılması beklenen Biden-Putin görüşmesi öncesi yapılan bu hamle, bir tür gözdağı olarak değerlendirilebilir.
Yapılan açıklamaya göre Pentagon, Ukrayna’ya topçu keşif radarları, insansız hava araçlarını tespit etme sistemleri ve başka iletişim ekipmanları vaat ediyor. ABD savunma bütçesinden yapılacak askeri yardım, güya Ukrayna ordusunun sınırlarını güvence altına almasına yardımcı olacak ve bunun için eğitim, ekipman ve tavsiyeler de içerecek.
Ukrayna’ya 150 milyon dolarlık ek paket sunan Pentagon, Mart ayında da 125 milyon dolarlık savaş malzemesi hibe etmişti. ABD hükümetine göre 2014‘ten bu yana Ukrayna‘ya yapılan toplam “askeri yardım” miktarı 2,5 milyar doları aşmış bulunuyor. Bu provokatif hamleler, “Ukrayna'nın güvenliğini artırarak ABD‘nin dış politikasına ve ulusal güvenliğine katkıda bulunacak” gerekçesine dayandırılıyor. Oysa Ukrayna'nın ABD’nin ulusal güvenliği ile bir ilgisinin olmadığı açık. Ukrayna’daki gerici rejim, ABD’nin Rusya’ya karşı kullandığı bir aparattan ibarettir. Amaç, bu rejimi kullanarak Rusya’nın "yumuşak karnı"na vurmaktır.
Putin, “Son yıllarda dibe vuran ikili bir ilişkimiz var”
Biden-Putin buluşmasının Çarşamba günü Cenevre‘de gerçekleşmesi bekleniyor. Bu, Başkan sıfatıyla Biden’ın Putin’le yapacağı ilk görüşme ve ABD ile Rusya arasında büyük bir gerilim yaşanıyor. Nitekim Kremlin’in şefi de ABD ile ilişkilerin ciddi bir krizde olduğunu söylüyor.
Putin, NBC News’e verdiği röportajda, “Son yıllarda dibe vuran ikili bir ilişkimiz var” dedi. Putin, Biden’ı “olağanüstü, yetenekli ve renkli bir insan olarak tanımladığı selefi Donald Trump’tan tümüyle farklı bir kişilik ve tüm yaşamını politikaya adayan deneyimli-profesyonel bir politikacı” olarak tanımlıyor. Dolaysıyla Biden’la ilişkilerin bazı avantajları ve dezavantajları olduğunu belirtiyor.
Putin, Mart ayında verdiği bir röportajda ise Biden‘ın kendisini katil olarak nitelendirmesine ilişkin yorum yapmış, buna benzer düzinelerce iddia duyduğunu söylemiş ve “Bu gerçekten hiçbir şekilde endişelenecek bir şey değil” demişti.
Biden “istikrarlı, öngörülebilir bir ilişki” istiyor
Biden daha önce ABD’nin “istikrarlı, öngörülebilir bir ilişki” istediğini ve Rusya ile çatışma aramadığını söylemişti. Ancak Beyaz Saray, Putin’i toplantıyla ödüllendirmek istemediğini ve ülkeler arasındaki sorunlar nedeniyle yüz yüze görüşmenin özellikle önemli olduğunu vurguluyor. Bu arada Biden Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelensky’i de Pazartesi günü aradı. Beyaz Saray'a göre Biden, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü için ayağa kalkacağını söyledi. Ayrıca Ukrayna rejiminin şefini yaz için Beyaz Saray‘a davet etti.
Geçen hafta verdiği bir röportajda V. Zelensky, Ukrayna ile Rusya arasında devam eden ihtilaf göz önüne alındığında, Biden‘ın zirveden önce Putin ile yüz yüze görüşmeyi önemsediğini söylemiş ve bazı şeyleri Putin’le koordine etmesini istemişti. Biden ise, Kiev’den gelen talebe Beyaz Saray’ın “Ukrayna‘nın toprak bütünlüğü için ayağa kalkacağını” vaat ederek karşılık verdi. Görünen o ki, Kiev’de Amerikancı rejim işbaşında kaldığı sürece Ukrayna ABD-Rusya geriliminin sahası olmaya devam edecek.