ABD, İran'a yönelik yeni yaptırımlar uygulayacağına dair yazılı bir açıklama yayınladı. Amerikan emperyalizmi adına Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, İran'ın nükleer çalışmalarına yönelik anlaşmayı ihlal ettiğini iddia ederek yeni yaptırımları gerekçelendirmeye çalıştı. M. Pompeo, ABD'nin bu haydutça politikasını meşru göstermek adına Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 1696, 1737, 1747, 1803, 1835 ve 1929 sayılı kararlarında geçen tüm yaptırımları yeniden uygulayacaklarını belirtti.
Oysa ABD’nin İran’a karşı izlediği saldırgan politikaya diğer devletler destek vermediler. ABD’nin Güvenlik Konseyi’ne sunduğu karar tasarısına sadece Çin-Rusya ikilisi değil, Fransa-İngiltere ikilisi de karşı tutum aldı. Almanya da bu yaptırımlara destek vermiyor. Yani Trump yönetimi, bu haydutça kararı tek başına uygulamak zorunda kalacak. Bu ise yaptırımın beklenen etkiyi yaratmasına engel olacaktır.
ABD'nin yaptırımları yeniden uygulayacağını ilan etmesinin ardından medyaya açıklama yapan BM’deki bir diplomat “Hiçbir şey olmayacak” diyor. ABD bunu bildiği için açıklamasında İran'a yaptırım kararına uymayacak ülkeleri de yaptırımlarla tehdit etti. BM’de karara karşı çıkan ülkelerin bu yaptırım tehditlerini göz ardı edeceği, ABD'nin de bu ülkelere yaptırım girişiminde bulunmayacağı açık. Bu tehdit, daha çok İran'la ekonomik ilişkilerini sürdüren bölge devletlerini baskı altına almaya yöneliktir.
Ortadoğu’daki hegemonyasını korumaya çalışan ABD’nin yeni yaptırımlarının bir nedeni de Yemen'e, Irak'a, Lübnan'a ve Suriye'ye yönelik emperyalist müdahalelerine karşı İran'ın tuttuğu yerdir. ABD bölgedeki işbirlikçi Körfez devletleri ve siyonist rejimle birlikte Ortadoğu’daki hegemonyasını korumayı amaçlıyor.
Trump yönetiminin bu haydutlukları siyonist İsrail ve Körfez şeyhlerini sevindirse de, Ortadoğu halklarının ABD emperyalizmine karşı olan tepkisini arttırıyor. Zira yaptırımların bedelini yönetimler değil, halklar ödüyor.