Artık ABD hegemonyasının zayıfladığı da çok kutuplu/merkezli bir dünyanın inşa olduğu da birkaç yıl önceki gibi reddedilemiyor. Nasıl edilebilir ki? Artık Amerikan ordusunun başı bile bu durumu kabul etmiş durumda.
ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley, Ulusal Savunma Üniversitesi mezunlarına yaptığı konuşmada şu saptamayı yaptı: “Artık en az üç süper gücün (ABD, Çin ve Rusya) bulunduğu çok kutuplu bir uluslararası ortamda bulunduğumuz giderek daha açık hale geliyor.” (Sputnik, 10.6.2023)
Çok kutupluluk ABD’yi dizginledi
Evet, ABD hegemonyasının zayıfladığı ve çok kutuplu bir dünyanın inşa olduğu reddedilemiyor ama bu kez de “ha tek kutuplu ha çok kutuplu, ikisi de aynı, ikisi de adaletsiz, ikisinin de güçsüz devletlere ve halklara bir yararı yok” yorumları yapılıyor.
Elbette dünya çok kutuplu olunca “her şey çok güzel olmayacak” ama tek kutuplu dünyanın jandarmasının diğer kutup/lar tarafından dizginlenmesi ve istediği ülkeyi işgal edemeyerek milyonları katledememesi az şey mi?
Yani çok kutupluluk hiçbir şeye yaramasa bile ABD’nin Ortadoğu işgallerini frenledi! Dünya tek kutupluyken Afganistan ve Irak’ı işgal edip milyonları katleden ABD, çok kutuplu dünya inşa olurken aynı pervasızlığı Suriye’de sergileyemedi. ABD Esad’ı yıkmaya ve Suriye’yi bölmeye çalışırken Rusya sahada Esad’ı savunuyordu artık...
Suudi Arabistan ABD’yi tehdit edebiliyor
“Çok kutupluluk ne işe yarar” sorusuna hayat yanıt veriyor zaten. Sadece son altı ayda bölgemizde yaşanan şu gelişmeler bile çok kutupluluğun yararlarını görmemize yeter:
- Çin’in arabuluculuğunda barışan İran ve Suudi Arabistan, bölgeye zincirleme barış ve normalleşme getirdi. Suudi Arabistan’la hareket eden Körfez ülkeleri de İran’la sıra sıra normalleşiyor. Yemen’de ateşkes kararı alındı.
- Şanghay İşbirliği Örgütü’nden diyalog ortağı statüsü alan, BRICS+ diyalog grubuna katılan ve BRICS Yeni Kalkınma Bankası’na üyeliği görüşülen Suudi Arabistan, enerji-politik güç mücadelesinde ABD’nin taleplerine karşı çıkıyor, Rusya ve Çin’le hareket ediyor. Suudi Arabistan’ın liderlik ettiği Körfez ülkeleri ABD’nin talebinin tersine, iki kez petrol üretimini kısma kararı aldı, Çin’e petrol satışını Yuan ile yapmayı görüşüyor.
Washington Post gazetesinin yayımladığı bir belgeye göre Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Biden yönetiminin Suudi Arabistan’ı cezalandırması halinde, ABD yönetimiyle artık muhatap olmayacağını ve bunun “Washington için önemli ekonomik sonuçları olacağı” tehdidinde bulundu.
Kalkınma yolu
- Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) dört yıl önce ABD’nin kurduğu deniz koalisyonundan çekildi; İran, Suudi Arabistan ve BAE yeni bir deniz koalisyonu kuruyor.
- ABD Esad yönetimini yıkamadı, Suriye’yi bölemedi, ABD’nin 11 yıl önce bu operasyonuna taşeronluk yapan ülkeler artık Şam’la normalleşiyor. Suriye Arap Birliği’ne döndü.
- Irak’ın ev sahipliğinde bir araya gelen Türkiye, İran, Suriye, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Bahreyn, Kuveyt, Katar ve Ürdün Kalkınma Yolu Projesi’ni görüştü. Bu ülkelerin çoğu kısa süre öncesine kadar Suriye’ye düşmandı, İran ile Körfez ülkeleri karşı karşıyaydı ama şimdi birlikte bölge için çok önemli bir projeyi hayata geçirmeye çalışıyorlar.
Çok kutupluluktan yararlanma
Kısacası çok kutupluluk, bölgede ABD saldırganlığını dizginliyor, ABD politikalarının karşı karşıya getirdiği ülkeleri barıştırıyor, barışan ülkelerin birlikte bölgesel projelere yönelmelerini sağlıyor ve Ortadoğu’yu olumlu yönde dönüştürüyor.
Çok kutupluluk, büyük güçlerin mücadelesinden yararlanan zayıf ülkelerin kazanmasını, gelişmesini ve büyümesini sağlıyor.
Cumhuriyet / 12.06.23