Polisten infaz listesi!

  • Arşiv
  • |
  • Devlet terörü
  • |
  • 12 Eylül 2012
  • 15:32

(12.09.12) - Gazi karakoluna yönelik eylemin ardından sermaye devleti bir kez daha bildik senaryoları devreye soktu. Eylemi yapan İbrahim Çuhadar'ı “8 numaralı bombacı” ilan eden polis, resimler yayınlayarak pek çok devrimciyi hedef haline getirdi. Hasan Selim Gönen de geçtiğimiz aylarda benzer bir biçimde önce hedef haline getirilip ardından sokak ortasında katledilmişti.

DHKC tarafından Gazi Karakolu'na yönelik gerçekleştirilen bombalı saldırının ardından burjuva medya ve polis işbirliği ile kirli bir senaryo ortaya kondu. Polis'in basına servis ettiği haberlerde eylem sırasında hayatını kaybeden devrimci İbrahim Çuhadar'ın “8 numaralı bombacı” olduğu ve emniyet tarafından arandığı söylendi. Ayrıca yine fotoğrafları basına servis edilen 9 devrimcinin de polisin bir süredir aradığı “bombacılar” olduğu yönlü bilgiler yer aldı.

Polisin servis ettiği bu haber, boyalı basın tarafından da büyük bir “heyecan” ile karşılandı. Gazeteler sansasyonel haber yakalama sevinci ile devrimcilerin boy boy fotoğraflarını yayınlayarak ihbarcılık çağrısında bulundular. “Görünce polisi arayın”, “İstanbul'u kana bulamak isteyen 8 canlı bomba”, “İşte aranan canlı bombalar” gibi başlıklar atan gazeteler polisin yaratmak istediği linç ortamına adeta çanak tuttular. Kimi gazeteler sözde listedeki resimleri kısmen kapatarak yayınlama ve isimlerin baş harflerini vermekle yetinirken kimileri fotoları ve resimleri açık yayınlamaktan da çekinmedi.

Bir yandan güçlü devlet imajı yaratmaya çalışan, bununla birlikte de faşizan yöntemlerle toplumu baskı altında tutan devletin bu hamlesinin ilerici ve devrimcilere yönelik katliamların, yargısız infazların önünü açmak için yapıldığı açık. Yayınlanan liste ile birlikte servis edilen “Üsküdar'da bomba paniği” gibi haberlerle de beslenen bu durum, devletin terörle mücadele adı altında yapacağı katliamlara kılıf hazırlamak amacı taşıdığını görmek zor değil.

Temmuz ayı içerisinde de benzer bir biçimde Hasan Selim Gönen ve Sultan Işıklı'nın fotoğrafları “aranan teröristler” biçiminde basına servis edilerek bu iki devrimci katli vacip ilan edilmişti. Çok geçmeden polis iki devrimciyi sokak ortasında kurşun yağmuruna tutmuş ve Hasan Selim Gönen katledilmişti.

Son yayınlanan listenin de buradan bakıldığında bir infaz listesi olduğu, devletin daha baştan “terörist” ilan edilen devrimcilerin görüldükleri yerde yargılanmaksızın infaz edileceği mesajını verdiği ve bunu da toplum gözünde meşrulaştırmaya çalıştığı açık.