Oyun oynamak yerine, hapiste annesiyle volta atan Şana, 3. Yargı Paketi'yle tahliye oldu. Ancak şimdi babasına hapis göründü
Öğrencilik yılları sırasında katıldığı cenaze töreni ve basın açıklamaları nedeniyle ‘örgüte yardım’ iddiasıyla 17 aylık kızı Şana ile cezaevine girmek zorunda kalan öğretmen Nazire Ayata Civelek de 3. Yargı Paketi’nden yararlanarak özgürlüğüne kavuştu. Böylece Bakırköy Cezaevi’nde annesiyle ‘volta atan’ küçük Şana, artık arkadaşlarının arasına katıldı. Ne var ki Şana için yakında kötü bir haber gelebilir: Babası Yaşar’ın bir duyuru nedeniyle aldığı 10 ay hapis cezası Yargıtay’da bekliyor...
İstanbul Emniyeti, 2004’te sol derneklere baskın yaptı ve iddiaya göre, DHKP/C’nin yasal yapısını içeren disket çıktı. Disket doğrultusunda İstanbul, Ankara, Erzurum, Adana ve İzmir’de beş dava açıldı. Üç dava beraatla bitti. Sadece Ankara’da 2008’de iki öğrenci hakkında ‘örgüt üyeliği’nden 6 yıl 3 ay, sekizi hakkında da ‘örgüte yardım’ iddiasıyla 3 yıl 9 ay hapis verildi.
O sekiz kişiden biri, Nazire Ayata Civelek’ti. 2004’te 19 Mayıs Üniversitesi’nde öğrenci olan Civelek’in ‘suçu’ bildiri dağıtıp ölüm orucunda ölen Özlem Türk’ü anmaktı. Civelek, bu arada okulunu bitirip Rize’de öğretmenliğe başlamış, Yaşar Civelek’le evlenmiş ve Şana Deniz adlı bir kız dünyaya getirmişti. Civelek’le birlikte ceza alan diğer kişi, üniversiteden ev arkadaşı olan Serpil Aslan Düzgün ile eşi Savaş Düzgün’dü. Doktor Serpil Düzgün’ün de yedi aylık, Derya Devrim adlı bir kızı vardı. İki kadına 3 yıl 9 ay hapis çıktı.
Civelek ve Düzgün, 28 Ekim 2010’da çocuklarıyla teslim oldu. Nazire ve Serpil, Bakırköy Tutukevi’ne konuldu. Savaş Düzgün eşini uğurlayıp Terme Cezaevi’ne girdi. 20 aylık tutukluluğun sonunda, 3. Yargı Paketi’nin kabul edilmesiyle geçen cuma günü tahliye oldular. Civelek, aynı disketten açılan beş davada yalnızca kendilerine ceza çıkmasını hâlâ anlayamıyor:
Ne oyuncak ne mama
“Haksız hukuksuz yere 2 yıl 9 ayımızı yiyeceklerdi. Gerçi 20 ayımızı yediler. Basın açıklamalarından altı yıl sonra ceza geldi. Ceza aldığımızda ben öğretmendim, arkadaşım doktordu. İkimizin de çocuğu vardı. Artık şaşırmıyorum. Parasız eğitim pankartı açan insanlar 8-10 yıl ceza alabiliyor.”
Civelek, Bakırköy Tutukevi’nde bebekler için büyük güçlüklerle karşılaştıklarını belirtip “İlk başlarda oyuncak alamadım. Şana ilk oyuncak bebeğini 13 ay sonra alabildi. Haşlanmış yumurta, pirinç unu ve mama alabilmek için iki ay bekledik” diyor. Civelek, öğretmenliğe dönebilmek için hukuk mücadelesi vereceğini belirterek, “AİHM’ye de başvurduk” diye konuşuyor.
Babası Yargıtay’ı bekliyor
Bu arada, Şana bebeğin babası Yaşar’a da cezaevi yolları göründü. İki yıl önce Fındıklı’da elektrik direğine “İşçi, köylü, öğrenci, gençlik / Dev-Genç saflarında birleşelim” yazılı pul yapıştırdığı için 10 ay ceza alan Yaşar Civelek hakkındaki kararı inceleyen Yargıtay Savcılığı, cezanın onanması yönünde görüş bildirdi. Yargıtay 9. Dairesi kararı onarsa hapse girecek.
Radikal / 16.07.12
