(08.10.12) - Her ayın ilk pazar günü gerçekleştirilen ve iş kazalarında ölen işçilerin aileleriyle dayanışmayı hedefleyen Vicdan ve Adalet Nöbeti’nde dün (7 Ekim) maden işçilerinin öyküleri anlatıldı. Zonguldak Karadon’da 17 Mayıs 2010 tarihinde maden ocağında meydana gelen patlama sonucunda hayatlarını kaybeden 30 işçiye ilişkin hukuki sürecin geldiği nokta vatandaşlara aktarıldı.
Her nöbette bir gazetecinin, aile üyeleri ve avukatlarla söyleşi yaptığı Vicdan ve Adalet Nöbeti’nde bu hafta söyleşiler ETHA muhabirlerinden İsminaz Ergün tarafından gerçekleştirildi. Karadon maden ocağında gerçekleşen göçükte hayatını kaybeden maden mühendisi Koray Kebapçı’nın annesi Nimet Kebapçı, oğlunun öyküsünü anlatırken şunları söyledi: “Ocakta gereken güvenlik önlemleri alınmış olsaydı bugün oğlum yaşıyor olacaktı. Oğlumun ölümüne maden ocağındaki ihmaller neden oldu. O madende 30 ailenin ocağı söndürüldü. Başka anneler çocuksuz, çocuklar annesiz-babasız kalmasın diye nöbete geldim.”
Maden Mühendisleri Odası’nın Karadon davasını takip eden avukatı Volkan Kaya da, süregelen davada ilk bilirkişi raporunda işverenlerin kusurlu bulunduğunu, ancak işveren vekillerinin itirazı üzerine ikinci bir bilirkişi raporu hazırlatıldığını bildirdi. Kaya, ikinci raporda işverenlerin sorumlu tutulmadığını ve kullanılan “kaçınılmazlık” ibaresiyle kazanın “kaderin tecellisi” olarak konumlandırıldığını ifade etti. Maden Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Nedret Durukan ise kazanın sebebinin kader değil, madencilik sektöründeki taşeronlaşma ve denetimsizlik olduğunu söyledi.
Eylemde ayrıca, Mart 2012’de Esenyurt’taki çadır yangınında hayatını kaybeden inşaat işçilerinden Barış Kıyak’ın kardeşi Damla Kıyak da iş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin yakınları adına bir basın açıklaması yaptı. Eylül ayında 83 işçinin daha hayatını kaybettiğini, ayrıca resmi kayıtlara geçmeyenler ve ölümle sonuçlananlar dışında da günde ortalama 6 işçinin iş kazası sonucunda “çalışamaz” hale geldiğini kaydeden Kıyak, yaşananların iş kazası değil birer cinayet olduğunu ifade etti. Vicdan ve Adalet Nöbeti eyleminin, Türkiye’de yaşayan ve çalışan herkesi ilgilendirdiğini belirten Kıyak, “bütün vicdan sahiplerini” her ayın ilk pazar günü gerçekleştirecekleri eyleme davet etti.
İş cinayetlerinde hayatlarını kaybeden işçilerin yakınları her ayın ilk pazar günü, saat 13.00’te Galatasaray Meydanı’nda buluşarak ilgili davalarda gelinen süreçleri kamuoyuyla paylaşıyorlar. Bundan sonraki Vicdan ve Adalet Nöbeti, 4 Kasım 2012 Pazar günü yine Galatasaray Meydanı’nda, aileler, hukukçular ve gazetecilerin katılımıyla gerçekleştirilecek.
