“Kıdem tazminatımıza sahip çıkacağız!”

  • Arşiv
  • |
  • Sınıf Hareketi
  • |
  • Sendika
  • |
  • 20 Temmuz 2012
  • 07:17

(20.07.12) – DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası, “Kıdem Tazminatının İşçinin Bireysel Hesabına Yatırılması Hakkında Kanun Taslağı”na ilişkin bilgilendirme amacıyla hazırladığı dosyayı basın ve kamuoyuyla paylaştı.

Kıdem tazminatının fona devri durumunda, oluşacak hak kayıplarını sıralayan ve değerlendiren sendika, AKP hükümetinin, dönem dönem bazı taslakları gündeme getirerek kamuoyu yaratmaya, sermayenin istediği gibi kıdem tazminatına esas alınacak sürenin 15 güne düşürülmesi hedefine yönelik hazırlıklar yaptığına dikkat çekti.

“Kıdem tazminatına dokundurtmayacağız”

İşçi sınıfının en önemli kazanımlarından biri olan kıdem tazminatına yönelik bu tuzağa karşı tüm üyelerini uyanık olmaya çağıran sendika, kıdem tazminatına hiçbir şekilde dokundurtmayacağının bilinmesini istedi.

Kanun taslağının özetlendiği açıklamada, kıdem tazminatının fona devri durumunda uğranacak hak kayıpları çeşitli başlıklar altında sıralandı. Düzenlemenin içeriği üzerinde çeşitli değerlendirmelerde bulunuldu.

Alınan Para Azalacak

- Şu anda işçi 12 aylık çalışması karşılığı 1 aylık brüt kazancı oranında kıdem tazminatı alıyor. Bunun karşılığı/maliyeti yüzde 8,33 (13 ay/12 ay: %8,33)

Fonla işveren yüzde 4 ödeyecek, bu durum yoruma gerek kalmaksızın yarı yarıya (%52) kayıp anlamına geliyor.

- Yeni sistemde prim prime esas aylık brüt kazanç (SGK’ya tabi olan kazanç) üzerinden yatırılacak. Hiçbir ayni yardımın parasal karşılığı prim yatırmada (kıdem hesabında) dikkate alınmayacak. Ayrıca, halen belli miktarlarda kıdem tazminatı hesabına dahil edilen aile yardımı ile çocuk yardımı da prim hesabında dikkate alınmayacak.

- İşçinin ayni olarak aldığı; erzak, yakacak, ayakkabı (iş ayakkabısı dışında) iş elbisesi dışındaki giyim yardımı, havlu/sabun gibi yardımlar ile işçinin parasını almadığı ancak yararlandığı yol (servis) ve yemek bedelleri de kıdem tazminatında dikkate alınmayacak.

- Halen asgari ücret alan ve 10 yıl çalışan bir işçi, asgari ücret dışında başka bir hakka sahip değilse, ancak işyerinde yemek yiyor ve evine servisle gidiyor ise; bu işçi için yemek bedeli 4 TL ve yol bedeli de 3 TL olarak hesap edilirse: Bu koşuldaki işçi bugünkü durumda 10 yıl sonunda 11.225 TL kıdem tazminatı alacak. Oysa aynı koşullarda çalışan işçi Fon sözkonusu olduğunda 3.762 TL alacak. İşçi yüzde 66 oranında, 7.463 TL gelir kaybına uğrayacak.

Dolayısıyla, bir yandan prim oranının düşürülmesi ile, diğer yandan da hesaplama sistemindeki değişiklik sonucu alınacak tutar üçte iki oranında düşecek.

Ayrıca, işçinin biriken parasının ilave kazancından (faiz, nema vb) vergi kesilecek. Kesinti miktarı, girdiği vergi dilimine göre değişecek. Faiz miktarı yüzde 15’lik verdi dilimindeyse bu oranda vergi kesilecek, faizin tümü alınamayacak.


Yararlanma koşulları değişecek

Mevcut durumda, işçinin haksız nedenle işten atılması, emeklilik, ücretin sık sık ödenmemesi gibi 20’yi aşkın nedenle kıdem tazminatı alınabiliyorken fonla birlikte, bu koşuların büyük çoğunluğu ortadan kaldırılıyor. Halen 1 yıl sonunda tazminat alınırken, konut alımı dışında en erken 15 yıl sonunda ve 3600 prim gününü doldurması halinde alınacak.


Devletin ve sermayenin İşsizlik Sigortası primi azaltılıyor

Halen işsizlik sigortası için: işveren yüzde 2, devlet yüzde 1 ve işçi yüzde 1 prim öderken, fonla birlikte işveren ve devlet payı binde beşe düşürülüyor, ancak işçinin pirim kesintisi yüzde 1 olarak devam ediyor. Toplamda işsizlik sigortası kesintisi yüzde 4’ten yüzde 2’ye düşürülüyor.

Sermaye, halen yüzde 8,33 prim öderken bu oran yüzde 1,5’a düşürülüyor

Kıdem tazminatı prim kesintisi olarak önce yüzde 4’e düşürülüyor.

Hesaplama yöntemi nedeniyle (para ile ölçülebilen menfaatlerin hesaplama dışarda bırakılması sonucu) yüzde 1 civarı daha düşürülüyor.

Yüzde 1,5 işsizlik sigortası kesintisi nedeniyle ödemesi azaltılıyor.

Sonuçta sermayenin yüzde 8,33’lük “yükü”, “maliyeti” yüzde 7,16’ya kadar geriletiliyor ve yalnızca 1,17’ye düşürülüyor.

Sermaye, bütün bu işlemler nedeniyle yüzde 82 daha az ödeme yapacak.


İşçi Ek Para Ödeyecek

İşçi hesabında olan parayla/birikimle ilgili belge almak için ek para ödeyecek.

İşçinin Eski Kıdemlerinin Devri

İşçi isterse, işyerindeki kıdem birikimlerini fona devredebilecek. Ancak, işveren bu parayı fona yatırmaz ise ne olacağı belli değil.


İşveren Prim Yatırmazsa Yaptırım Yok!

İşverenin primleri yatırmaması halinde yaptırım sadece nemalandırmadaki farka da ödeme yükümlülüğü getirilmesi. Bunun dışında bir garanti sözkonusu değil. Hileli iflas ya da işyeri kapanmasında işveren fona borçlu olacak, ancak işçi tazminatını yine alamayacak.

Hükümetin Fon için gösterdiği gerekçelerden birisi de, şirketlerin kıdem tazminatını ödememesi nedeniyle, işçilerin dava açmak durumunda kaldığı ve bunun da mahkemelerin yükünü çok artırdığıdır. Oysa mahkemelerin dava yükünün asıl olarak bu şekilde işleyen Fon sistemiyle birlikte daha fazla artması kuvvetle muhtemeldir. Eskiden, tazminat alma sürecinde dava açılırken, şimdi prim ödenmeyen her tekil durumda, yani her ay dava açılması gerekli olabilecektir. Dava açma için gerekli asgari harcın astronomik bir artışla 600-700 TL civarına  çıkarılmasının nedenlerinden birinin de işçileri sayıları hızla artacak bu davaları açmaktan caydırmak olduğu anlaşılmaktadır. 

İşten Çıkarma Artacak

On yıllardır kıdem tazminatının önemli fonksiyonlarından birisi de, işten çıkarmayı zorlaştırıcı rolü olmuştur. İşverenler özellikle kitlesel işten çıkarmada kıdem tazminatının oluşturacağı maliyeti hesapladıkları için ve bir anda yüksek miktarda, nakit olarak ödenmesi gereken kıdem tazminatının firmanın mali dengelerini bozacağı kaygısıyla bundan vazgeçebilmektedirler. Fon söz konusu olduğunda, sermayedar bu baskıyı üzerinde hissetmeyecek, istediği anda, istediği sayıda işçiyi kolayca işten çıkarabilecek, çıkarttığı işçinin yerine de daha düşük ücretle yeni işçi alacaktır. Çünkü artık işten çıkartırken tazminat ödemesi söz konusu olmayacaktır.


Baskı Yoğunlaşacak, Çalışma Koşulları Ağırlaşacak

İşçinin, patronların çeşitli olumsuz uygulama ve davranışları nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle fesih hakkı vardır ve bu durumdaki işçi kıdem tazminatına hak kazanmaktadır. Fonla birlikte işçinin bu hakkı ortadan kalkacak; patronlar işçiye istediği gibi davranabilecek; her an işten çıkarılma kaygısı, işçinin patrona olan bağımlılığını ve sermayenin egemenliğini artıracaktır. Çalışma yoğunlaştırılıp, işçilerin çalışma koşulları üzerinde sahip olabildikleri söz azalınca, bu dolaylı olarak buna bağlı iş kazalarının ve meslek hastalıklarının artmasını da beraberinde getirecektir.

Diğer yandan işçinin ücretin ödenmemesi, eksik ödenmesi sonucunda işçi kıdem tazminatına hak kazanırken, fon söz konusu olduğunda, sermayedar üzerindeki bu baskı da ortadan kalkacak, sermayedar ödemeleri de keyfi olarak yapabilecektir.