(26.07.12) – İzmir'de Çiğli Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'nde kurulu bulunan ve otomotiv sanayine üretim yapan İzmir Senkromeç fabrikasında bir kez daha toplu işçi kıyımı yaşandı.

İşten atılan işçiler arasında bulunan Metal İşçileri Birliği (MİB) üyesi Muharrem Subaşı, keyfi işten atma saldırısına karşı fabrika önünde direnişe başlama kararı aldı.

Sömürüyle gelen büyüme

Hemen hemen 3 senede bir toplu işçi kıyımı yapan fabrika, 2008 krizini fırsata çevirerek karını büyüttü.

Yine aynı kriz döneminde 300'e yakın işçiyi işten çıkartan Senkromeç patronu, 2010 yılında aynı sanayi bölgesine ikinci bir fabrikayı açtı. Senkromeç'in bu kadar büyüyebilmesi emeğin sömürülmesiyle mümkün olabildi. Aynı yıl hakları için sendikalaşma çabası harcayan onlarca işçi yine işten çıkartılmıştı. İşten atılan işçilerin davaları Yargıtay'da devam ediyor.

Senkromeç patronu Haziran ayı ortalarında müdürleri aracılığıyla işçilere zam yapılacağını söyledi.

Ancak işçiler zam beklerken 27 Temmuz'dan itibaren içlerinde Metal İşçileri Birliği'nden bir işçinin de bulunduğu 30'a yakın işçinin işine son verildi. İşten çıkarma saldırısı vardiya vardiya yapılarak herhangi bir tepkinin oluşması da engellenmeye çalışıldı. Senkromeç patronunun zam

söylentileri bir kez daha işlerin azalması, sipariş yokluğu vb. gerekçelerle "üretimde daralma" adı altında işçilerin haklarına saldırmanın bir aracı olarak kullanıldı.

30 Temmuz'da direniş başlıyor

İşten çıkarılan sınıf bilinçli bir işçi Senkromeç'teki işten atma saldırısına karşı 30 Temmuz Pazartesi itibariyle fabrika önünde bir basın açıklaması ile direnişe başlayacağını duyurdu.

Bu doğrultuda direnişteki Tek Gıda-İş üyesi Billur Tuz ve Türk Metal üyesi MICHA işçileri, ilerici sendikalar ve devrimci, demokratik kurumlar dolaşılarak süreç hakkında bilgi verildi.

Kızıl Bayrak / İzmir

30 Temmuz'da başlayacak direnişe yönelik çağrı metninin tam hali şöyle:

İLERİCİ SENDİKALARA, DEVRİMCİ-DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİNE

İzmir Senkromeç Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'nde kurulu 600' ü aşkın işçinin çalıştığı bir metal fabrikası. 2008 krizi sonrası bir yandan toplu işçi çıkartarak bir yandan da yıllarca işçilerin mesailerini gaspederek, karlarına kar katan ve yeni bir fabrika daha açan bir işletme.

Geçtiğimiz yıl sendikalaşma faaliyeti gerekçesi ile 30'a yakın işçiyi kapı önüne koyan Senkromeç patronu, iki yıldır her zam döneminde işçileri çıkartarak gözdağı vermekte, işçilerin zam talebinde bulunmasının önüne geçmeye çalışmaktadır. Yıllarca 0 (sıfır) zamla çalıştırılan Senkromeç işçileri, yıllar sonra ilk defa, geçtiğimiz yıl işten çıkan bir işçinin şikayeti üzerine mesai paralarını yatırmak zorunda kalmış, sendikalaşma dolayısı ile işten attığı işçilerin ardından da zam ve çeşitli sosyal haklar vaad edilerek içerideki tepkinin örgütlenmesinin önüne geçmiştir.

Ben Muharrem Subaşı 14 aydır bu fabrikada çalışıyorum. Yine Temmuz zamları öncesinde, geçtiğimiz hafta 20 Temmuz cuma günü, 20'ye yakın işçi “fabrikanın üretimde daralmaya gitmesi” bahanesiyle işten çıkartılmıştı. 23 Temmuz Pazartesi günü 16.00/23.00 vardiaysı başında işimi teslm alacağım sırada aynı bahaneyle işten çıkartıldım. Yani şimdiye kadar pazarları dahi mesailerde çalıştırılan bizler o kadar fazla üretmişiz ki, artık İzmir Senkromeç patronunun bize ihtiyacı kalmamış. Oysa çıkarıldığım gün, 08.00/16.00 vardiyasındaki arkadaşlarımız ben ve benim gibi işten çıkartılan arkadaşlarımın yerine 8 saat zorunlu mesaiye yazılarak aynı üretim sürdürülmektedir.

Yani hem bizleri üretimde daralma diyerek işten atıyorlar, hem de kalan işçilere mesailerle aynı üretimi çıkartıyorlar.

Ben sınıf bilinçli bir metal işçisi olarak, 6 yıldır çalıştığım bu işkolunda her türlü sömürüyle, baskıyla karşı karşıya bırakıldım. Artık yeter!

İşten çıkarılan sınıf kardeşlerim adına, haksız işten çıkartılmamıza karşı işime, emeğime ve onuruma sahip çıkmak amacıyla pazartesi günü itibariyle fabrika önünde hakkımı savunacağım ve direnişe geçeceğim. Ancak ben şuan tek başımada kalsam herşeyden önce insanlık onurum için yaşadığım bu haksızlığa kendi cephemden karşı çıkıyorum.

Gücümü, bilincimden, yıllardır döktüğüm alınterimden ve direnişte olan Billur tuz ve Micha işçilerinden alıyorum.

Emeğin korunması mücadelesinde İzmir'deki Sendikaların, Devrimci, ilerici, demokratik kamuoyunun da pazartesi günü gerçekleştireceğim basın açıklamasına ve direnişimin ilk gününe destek olmaya çağırıyorum.

Basın açıklaması:

30 Temmuz Pazartesi

Saat: 12.30

Yer: İzmir Senkromeç fabrikası önü

Toplanma:

11.30 Çiğli İzban

12.00 Billur Tuz direniş çadırı sokağı