İsrail'de “zorunlu askerlik” tartışması krize dönüştü

  • Arşiv
  • |
  • Kategori yok
  • |
  • 16 Temmuz 2012
  • 14:30

(16.07.12) - Askerlik hizmetinden muaf tutulan aşırı dinci Ortodoks Yahudiler ile 1948 Arapları veya 1948 Filistinlileri denilen İsrail vatandaşı Filistinlilere de zorunlu askerlik ya da kamu hizmeti getirilmesi önerileri, ülkede hükümet krizine dönüşmüş durumda.

İsrail Yüksek Mahkemesi, Şubat ayında Yahudi dini okul (yeşiva) öğrencilerine askerlikten muafiyet sağlayan Tal Yasası'nı “eşitlik ilkesine aykırı” bularak yasanın süresinin uzatılmasını iptal etti. Yasanını süresinin dolduğu 1 Ağustos tarihine yetiştirilmesi beklenen yeni düzenleme, İsrail'de hararetli tartışmalara yol açtı. 

İsrail'de 18 yaşına gelen Yahudi erkekler üç yıl, Yahudi kadınlar ise 2 yıl zorunlu askeri hizmet yapmak zorundalar. Sonraki yıllarda ise yedek askerlik uygulaması geçerli. Dini okullara devam eden Yahudi öğrenciler ise askerlikten muaf tutuluyor. Ülke nüfusunun beşte birini oluşturan İsrail vatandaşı Filistinliler ise İsrail kurulduğundan beri orduya alınmıyor ve Ortodoks Yahudilerin aksine askerlik hizmeti yapmadıkları için istihdam başta olmak üzere birçok alanda ayrımcılığa uğruyorlar.

Yeni yasa tasarısı üzerinde İsrail hükümeti içinde pazarlıklar kıyasıya devam ediyor. Erken seçime gidilmesi beklenirken, Knesset'te 29 sandalye ile en büyük parti olan ana muhalefet Kadima Partisi Mayıs ayında Binyamin Netanyahu başbakanlığındaki sağcı hükümete girdi. 120 sandalyeli parlamentoda 94 sandalye ile İsrail tarihinin en geniş hükümetine dönüşen sağcı hükümetin, İran'a karşı savaş hükümeti olarak kurulduğu fikri genel olarak paylaşılıyor.

Netanyahu’nun hükümet ortakları Kadima Partisi ile faşist Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman liderliğindeki İsrail Evimiz Partisi, tüm İsrail vatandaşlarını kapsayan genel bir hizmet yasası çıkarılmasını savunuyorlar. Netanyahu ise partisi Likud'un tarihi müttefikleri olan ve Ortodoksların askere alınmasına karşı çıkan dinci Şas ve Birleşik Tevrat Yahudiliği partilerini kendisinden uzaklaştırmak istemiyor. Kadima, tartışmaların başından beri talepleri kabul edilmezse hükümetten çekileceğini söylüyor. Faşist İsrail Evimiz partisi ise zorunlu askerlik ve kamu hizmetinin İsrail vatandaşı Filistinlileri de kapsamasında ısrarcı.

Filistin'de sürdürdüğü işgalden ve başta Lübnan olmak üzere bölge ülkelerine saldırganlıktan geri durmayan İsrail ordusu ise savaşçı birlikler oluşturmak için aşırı dinci Ortodoks Yahudilerin askere alınmasına büyük önem veriyor.

İsrail devletinin kurucusu ve ilk başbakanı David Ben-Gurion tarafından Ortodoks Yahudilere tanınan askerlikten muafiyet, farklı geçmişlerden ve yönelimlerden oluşan Yahudi toplumu için önemli bir toplumsal sözleşme işlevi görüyordu.

İsrail toplumunun içindeki önemli fay hatlarından olan “laik-dinci” şeklinde tanımlanan çekişme, zorunlu askerlik yasası ile ciddi bir toplumsal krize dönüşebilir.

Bugün nüfusları 700 bine ulaşan ve çoğunluğu Kudüs'te ikamet eden Ortodoks Yahudiler, İsrail toplumunun çoğunluğunu oluşturan “laik” kesimle mümkün olan en az etkileşim içerisine girerek eşit haklardan faydalanıyordu. İşsizlik oranının ve nüfus artışının yüksek olduğu, gelir düzeyinin ise düşük olduğu Ortodoks Yahudiler, İsrail'in siyasi sisteminde koalisyonlarda kilit rol oynayan siyasi partileri sayesinde devlet fonlarından cömert paylar alıyorlar. Diğer taraftan, orta sınıflar ve  Sovyetler'in dağılmasından sonra İsrail'e göçen Rusya Yahudileri, Ortodoks Yahudilerin askerlik yapmamasından ve bütçeden aldığı paydan çok rahatsız.

1,5 milyon nüfusu ile ülke nüfusunun beşte birini oluşturan İsrail vatandaşı Filistinliler, hayatın her alanında ayrımcılığa uğruyorlar. “Tüm vatandaşların ülkenin yükünü omuzlaması” propagandasıyla Filistinlilerden Batı Şeria ve Gazze'deki kardeşlerine kan kusturan işgal ordusuna hizmet etmeleri isteniyor. Filistin toplumunun ezici çoğunluğu İsrail devletine hizmet etmeyi reddediyor. Filistinlilere zorunlu kamu hizmeti getirecek bir taslağın yasalaşması, 1948 topraklarındaki Filistin toplumunda kitlesel bir protesto ve sivil itaatsizlik hareketini tetikleyebilir.