(17.09.12) - 14 Eylül günü, İbrahim Çuhadar'ın Adli Tıp'taki cenazesini almak istedikleri için polis terörüyle gözlatına alınan ve 4 gündür bekletilen devrimciler için bugün (17 Eylül) İstanbul Adalet Sarayı önünde eylem gerçekleştirildi.
Eylemde, Adli Tıp önünde 15 yaşındaki gençlerden 60 yaşındaki analara kadar herkese azgınca saldırıldığı ifade edildi. “İşte işkencenin belgesi” ibareli gözaltılar sırasında çekilmiş fotoğraflar, “İşkence yapmak şerefsizliktir!/Halk Cephesi” dövizleri ve kızıl bayraklar taşınan eylemde “İşkence yapmak şerefsizliktir! Gözaltılar serbest bırakılsın!/Halk Cephesi”, “Gün gelir kahpe savrulur, Cemo ovaya inende...”, “İşkenceler halkın sanatçılarını susturamaz!/Grup Yorum” pankartları açıldı.
Eylem ilk olarak Halk Cephesi adına yapılan basın açıklaması ile başladı. “İşkence yapmak şerefsizliktir!” başlığıyla yapılan açıklamada şunlar ifade edildi: “Ellerinizi devrimcilerden ve halkın çocuklarından çekin! Devrimciler bu halkın onurlu evlatlarıdır. Devrimcileri sahiplenmek onurdur. Devrimcileri sahiplenmeye devam edeceğiz! Baskılar, gözaltılar, işkenceler bizleri yıldıramaz!”
Halk Cephesi'nin açıklamasının ardından Halkın Hukuk Bürosu'ndan bir avukat gözaltıları ve işkenceleri aktardı. Bir kez daha polis şiddetine dair konuşmak için söz aldıklarını belirterek polis şiddetinin geldiği noktayı vurguladı. Basın açıklamasına dahi tahammül edemeyen polislerin yaptıklarının hukukla bağdaşmadığını ifade etti. İşkenceye 'sıfır tolerans' diyenlerin amacının vitrin olduğunu söyleyip uygulanan şiddeti açığa çıkaranın faşizm olduğunu belirtti.
Avukatın açıklamalarından sonra Grup Yorum'dan Cihan Keşkek bir konuşma yaptı. Keşkek, gözaltındakilerin sağlık durumlarına dikkat çekerek “Adli Tıp önü katliam alanına çevrildi” dedi. “Bugüne kadar hangi devrimci sanatçıyı susturabildiniz?” diyen Keşkek, Nazım Hikmet'ten bugüne devrimci sanatçıların mücadelesinin sürdüğünü ifade etti. Keşkek, devlet tarafından Angelina Jolie gibiler için kırmızı halılar serilirken halkın sanatçılarına işkence yapıldığını ifade etti. Keşkek sözlerini “Türküler susmaz, halaylar sürer” diyerek bitirdi.
Grup Yorum konuşmasını desteğe gelen sanatçıların konuşması takip etti. Söz alan Ruhan Mavruk sorunun tek başına polisten ya da AKP'den kaynaklanmadığını, ABD-İsrail başta olmak üzere sömürenlerden kaynaklandığını söyledi. “Biz ezilen sınıf kardeşlerimize reva gördüklerinizi fitil fitil burnunuzdan getireceğiz” diyerek bir şiirini seslendirdi.
Mavruk'un ardında şair İbrahim Karaca kısa bir konuşma gerçekleştirdi. Karaca, Şili darbesinde Santiago Stadı'nda Victor Jara'nın parmaklarını kıranlarla bugün Türkiye'de Grup Yorum elemanlarına işkence yapanların aynı zihniyet olduğunu ifade etti.
Pınar Aydınlar ise işkenceci, tecavüzcü polisleri ödüllendirenlerin yeni işkencelere zemin hazırladığını ifade ederek Sedat Selim Ay'a dikkat çekti. Aydınlar, "bu bir hak savaşıdır!" diyerek "uzun bir yol olsa da sonuca kadar bu yolda yürümekten gurur duyacağız" dedi.
Yapılan açıklama ve konuşmaların ardından Grup Yorum desteğe gelen sanatçılarla birlikte “Çav Bella” marşını seslendirdi. Ardından çekilen halaylarla adliye önünde gözaltıların getirilmesi beklenmeye başlandı.
Eylem, polis terörünü protesto etmek için saat 19.00'da Taksim Tramvay Durağı önünde yapılacak eylemin duyurusu ile sonlandırıldı.
Kızıl Bayrak / İstanbul
