(09.10.12) - Dinci parti AKP tarafından 31 Mayıs 2011 tarihinde Hopa’da gerçekleştirilen seçim mitinginin ardından birçok kentte devreye sokulan yargı terörüne bir halka da İstanbul’dan eklendi.

Emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun yaşamını yitirmesine neden olan azgın polis terörünü protesto etmek için emek ve meslek örgütleri ile ilerici ve devrimci güçler tarafından 2 Haziran günü Şişli’de gerçekleştirilen eyleme ilişkin 28 kişi hakkında çeşitli suçlamalarla dava açıldı.

İstanbul’da neler olmuştu?

Metin Lokumcu’nun katledilmesini protesto etmek için ülkenin dört bir yanında gerçekleştirilen eylemlerden biri de İstanbul’da yapılmıştı.

2 Haziran günü Mecidiyeköy’deki Cevahir AVM önünde toplanan ilerici ve devrimci güçler buradan AKP Şişli ilçe binasına yürümüştü. Bina önünde gerçekleştirilen basın açıklamasının ardından azgın polis terörü devreye sokulmuş, ilerici ve devrimci güçler tazyikli su, gaz bombaları ve coplar eşliğinde polis saldırısına maruz kalmıştı. Mecidiyeköy ve civarında süren çatışmalar sırasında, aralarında BDSP çalışanları Veli Karaçam ve Tuncay Karaca’nın da bulunduğu 21 kişi gözaltına alınmıştı.

İki günlük gözaltı süresi boyunca da polis şiddeti ve işkencesi sürmüş, özellikle devrimci güçler polisin yoğun saldırılarına maruz kalmıştı. 4 Haziran günü Şişli Adliyesi’ne çıkarılan ilerici ve devrimci güçlerden 8’i tutuklama istemiyle mahkemeye sevkedilmiş, buradaki sorgularının ardından ise serbest bırakılmışlardı.

14 Temmuz günü ise Şişli’deki eylem gerekçesiyle İstanbul’da ev baskınları gerçekleştirilmişti. Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla gerçekleştirilen baskınlar sonucu iki kişi gözaltına alınmış, 11 kişi hakkında ise “yakalama kararı” çıkartılmıştı.

Yargı terörü devrede

Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın ardından hazırlanan iddianame geçtiğimiz günlerde İstanbul 40. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Savcılık, aralarında iki BDSP çalışanının da bulunduğu 28 devrimci ve ilericinin “Görevi yaptırmamak için direnme”, “Kamu malına zarar verme”, “Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme, bunların hareketlerine katılma” ve “Siyasi partiler veya meslek kuruluşlarının kullanımında olan bina, tesis veya eşyaya zarar verme” suçlamalarıyla cezalandırılmalarını talep etti.

Devrimci ve ilerici güçler hakkında açılan davanın ilk duruşması 3 Nisan 2013 tarihinde görülecek.