“Grev komiteleri kurulmalı”

  • Arşiv
  • |
  • Röportaj
  • |
  • 26 Temmuz 2012
  • 05:30

(26.07.12) - Kıdem tazminatının, fona devir yoluyla gasp edilmek istenmesi planı fabrikalarda da tartışılıyor. DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası İstanbul 1 No’lu Şube’nin örgütlü olduğu Penta Elektronik fabrikasından işçiler, sendikalara, saldırılara karşı mücadeleyi örgütleme çağrısı yapıyorlar.


Penta işçilerinin görüşleri şöyle:

* Yasalar bizi zincire bağlıyor. Bir an önce uyanmak lazım. Bunun için bütün işçiler kazan kaldırmalı. İşini gücünü bırakmalı, sokaklara dökülmeli, tabi önce işyerlerinde harekete geçmeli. Kıdem tazminatının kaldırılması hırsızlıktan başka bir şey değil. İlahi adalet elbet bir gün tecelli edecektir.

* İnsanları uyutuyorlar. Devletin sitesinden baktığımız zaman kıdem tazminatı fonu yasası çok güzel anlatılıyor. Fakat gerçekleri öğrenmemiz lazım. Bize söylenenlerle, yapılanlar örtüşmüyor. THY işçilerine yapılanlar ortada. Orada ticari taksi yasası ile ilgili bir değişiklik yapıp havayolu işçilerinin grev haklarını ellerinden aldılar. Bu yasalara karşı işçiler olarak topluca bir direniş göstermek lazım.

*Devlet IMF’nin direktifleri doğrultusunda işçi ve emekçilerin evlerine götürdüğü ekmeğe dahi göz dikiyor. Kar hırsları yüzünden savaşlarla, yasalarla, eğitimin ve sağlığın ticarileştirilmesiyle bizleri tam anlamıyla kölelik koşullarında yaşatıp servetlerine servet katmak istiyorlar. Bugün ne yazık ki işçiler bilinçsiz ve örgütsüz. Bu yüzden en büyük görev işçi öncülerine ve sendikalara düşüyor. “Kıdem tazminatının kaldırılması genel grev nedenidir” diyen sendikacılar işyerlerinde bu konuda somut adımlar atmalı. Bugünden başlayarak geniş toplantılar yapılıp grev komiteleri kurulmalı. Ancak genel grev yapılırsa bu hakkımıza sahip çıkabiliriz.

*Ben bir AKP’li işçi olarak şunu söylüyorum ki; hükümet bizi hayal kırıklığına uğrattı. Kendileri sefalarını sürerken biz köşelerde kalmış işçileri ezmeye çalışıyorlar. Elimizdeki emekleri çalmaya kimsenin hakkı yok. Benim çoluğumun çocuğumun geleceğini çalmaya kimsenin hakkı yok. Yaptıkları yanlışlar düzeltilmeli. Biz de işçiler olarak birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmeli, bu yasanın geçmemesi için elimizden gelen bütün gayreti göstermeliyiz.

*Kıdem tazminatının kaldırılması biz işçiler için çok kötü olacak. Kadın işçilerin evlendiği zaman aldıkları tazminat artık verilmeyecek. Bu yasa geçerse daha çok sömürüleceğiz. Emek gücümüzden daha çok alacaklar fakat verdikleri ücret düşecek. Buna karşı hep birlikte “Hayır” dememiz lazım. İşçiler olarak tek yumruk olalım. Bizim hakkımızı bizden daha iyi kimse savunamaz. Parası olan, işçinin açlığını bilmez.

*Kıdem tazminatının kalkmasını istemiyoruz. İşçinin elindeki son kale. O da ele geçirilirse işçinin elinde bir şey kalmayacak. Birikimlerimiz heba edilecek. Geleceğimiz elimizden gidiyor. Bir AKP’li işçi olarak söylüyorum, her şeyi elimizden aldılar, bari kıdem tazminatımıza dokunmasınlar. Bu da AKP’ye bir eleştiridir. Gerekirse miting, gerekirse genel grev yapmak lazım.   

*Ben çalıştığım emek boşa gitsin istemiyorum. Hakkımı almak istiyorum. Bu konuda çok kızgınım. Bütün herkes genel grev için birleşmeli, sendikalar bunun için adım atmalı.

*İşçilerin uğruna çok şey feda ettikleri kıdem tazminatı hakkı devlet tarafından “fon” adı altında alınmak isteniyor. Tazminatın elimizden alınacağı aylardır herkes tarafından biliniyordu. Fakat sendikalar ve sivil toplum örgütleri işçilerin geri tutumlarına yaslandılar onları tabiri caizse “kaderlerine” terk etmeyi uygun gördüler. Bu gasp bununla da sınırlı kalmayacak. Şu an sesimiz çıkmadığı için daha pek çok hakkımız elimizden alınacak. Sokaklar bomboş. Birlikte hareket etmeli, zamanında yaşanan 15-16 Haziranlar’ın yarınlarını bugünlerde inşa etmeliyiz.

Kızıl Bayrak / Ümraniye