Suriye'deki Yermük mülteci kampında kalan Filistinliler ülkedeki iç savaş yüzünden orayı da terk etmek zorunda kaldı. Yeni adresleri ise Lübnan.
İçinde ufak bir mutfağı ve banyosu bulunan tek odalı bir ev. Tavanın sıvası dökülüyor, yerler ise gri bir halı ile kaplı. Ocak ayı başından bu yana 43 yaşındaki Üm Vaydi, kocası Ebu Vaydi ve 12 ile 15 yaşlarındaki iki oğlu, burada yaşıyor. Yani Beyrut’taki Filistinliler için kurulan Şatilla mülteci kampında. Daha önceki evleri ise Suriye’deki Filistinli mültecilerin yaşadığı Yermük kampıymış. Şam’ın güneyinde kalan bu kamp, aylardır süren çatışmalar sonucu Suriye ordusu ile isyancıların savaş alanına dönüşmüş durumda. Üm Vaydi’nin eski evininde bulunduğu bölümü içeren Yermük kampının bir kısmı hasar almış.
Vaydi, “Şu an önemli olan, çocuklar için yeterli yiyecek ve içeceğin bulunması, ısıtacak bir odamızın olması ve küçük oğlumun ilaçlarını temin edebilmemiz. Ama bu ilaçlar, Suriye'de çok daha ucuzdu" şeklinde konuşuyor.
'Yardımlar ancak hayatta kalmaya yetiyor'
Lübnan’daki Şatilla Filistin kampına gelenlerin acil ihtiyaçları, kampın yönetiminden sorumlu halk komitesi tarafından karşılanıyor. Bu komite Uluslararası Kızıl Haç’ın yardımlarını dağıtıyor. Bununla birlikle Ortadoğu’daki Filistinli mülteciler için kurulan Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu (UNRWA), Yermük’ten gelen her mülteciye 40 dolar ve yiyecek kuponu dağıtıyor. Ancak Ebu Vaydi’ye göre tüm bu yardımlar hayatta kalmaya ancak yetiyor, oğlunun ilaç masraflarını ise hiçbir şekilde karşılamıyor. Vaydi şikayetlerini, “Sadece bu tek odalı evin kirası aylık 220 dolar. Bu para ile biz Yermük’te bir şatoda oturuyor ve tüm yiyecek- içecek ihtiyacımızı karşılıyor olurduk. Tüm bunlara bir de 40 dolarlık elektrik faturası ve Lübnan’da bulunmanın getirdiği diğer masraflar ekleniyor. Hayatta kalmak için gidip arkadaşlarımdan dilenmem gerekiyor" sözleriyle dile getiriyor.
Suriye’deki iç savaş, Yermük mülteci kampındaki mültecileri adeta çifte mülteci haline getirdi. Üm ve Ebu Vaydi’nin dedeleri bugün İsrail’in kuzeyinde bulunan Nasıra kentinden geliyor. 1948 yılında İsrail devletinin kurulması ile birlikte ana vatanlarından ayrılmak zorunda kalan Filistinliler Suriye’ye kaçmıştı. Şimdi ise o kuşağın torunları, Suriye’den Lübnan’a kaçmak zorunda kalıyor. BM’nin verilerine göre geçtiğimiz haftalarda Suriye’den Lübnan’a kaçan Filistinlilerin sayısı 20 bini buldu. BM yardım örgütü bu sayının daha da artmasını bekliyor. Lübnan’a kaçan Filistinliler, daha çok akraba ve tanıdıklarının bulunduğu mülteci kamplarına gitmeyi tercih ediyor. Ebu Vaydi de arkadaşlarının bulunduğu Şatilla mülteci kampını seçmiş. Bu kamp Beyrut’un en yoksul ve en kalabalık semtlerinden birinde bulunuyor.
'Yeterli değil'
Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu (UNRWA) ise gücünün sınırlarına dayanmış durumda. Yardım örgütünden Hüda Semra, şimdiye dek yapılan yardımların yeterli olmadığını kaydediyor: "Geçtiğimiz aralık ayında acilen 13 milyon dolar yardım talebinde bulunduk. Şimdiye dek bu yardımların ancak yarısını toplayabildik. Bu kötü bir rakam değil ama maalesef yeterli de değil. Zira yapmak istediğimiz yardımların yarısından mahrum kalıyoruz. Gerekli para elimize geçer geçmez mültecilere yeniden malî yardımda bulunacağız."
Vaydi ailesi
Hüda Semra, siyasi koşullar el verir vermez Filistinli mültecilerin Suriye'ye geri döneceğini düşünüyor. Ancak Ebu Vaydi bu konuda karamsar. Ona göre, ister şimdiki rejim varlığını sürdürsün isterse de muhalifler iktidara gelsin durum onlar açısından değişmeyecek ve heri iki tarafın da suçlamalarına maruz kalacaklar.
DW Türkçe / 12.02.13