Emperyalist saldırganlığa karşı,
halkların kardeşliğini büyütelim!
Arkadaşlar!
Suriye’ye müdahale etmek için Libya’dakine benzer bir kirli tezgah kurgulayan ABD ve AB emperyalistleri ile başını Türk sermaye devletinin çektiği bölgedeki işbirlikçileri, işgal adımlarını hızlandırmak için “Suriye’nin Dostları” isimli gerici ittifak çatısı altında biraraya geldiler. İlkini Tunus’ta gerçekleştirdikleri “Suriye’nin Dostları Grubu Uluslararası Konferansı” toplantısının ikincisi için 1 Nisan günü İstanbul’da toplanacaklar.
Ancak bu toplantıları gerçekleştiren emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin ne Suriye’de ne de bir başka ülkede halklara dost olmadıkları çok açık! Öyle ki, “Özgürlük ve demokrasi götüreceğiz” yalanlarıyla Irak, Afganistan, Libya ve daha birçok yerde milyonları katledenlerin “Suriye halkının acılarını dindirmek istiyoruz” söylemlerine sarılmaları kocaman bir arsızlık ve ikiyüzlülüktür!
Arkadaşlar!
Dinci-gerici AKP hükümeti eliyle emperyalizmin aktif taşeronluğuna soyunan Türk sermaye devleti ise söz konusu kirli oyunda en ön safta yer tutarak, bir yandan Suriye halklarını emperyalist namlularının hedefi yapıyor, öte yandan ülke topraklarını gerici savaşların ve boğazlaşmaların merkezi haline getiriyor.
Olası Suriye müdahalesinde emperyalistlerin koçbaşı olma misyonunu yüklenen AKP hükümeti emperyalistlere ve bölgedeki işbirlikçi rejimlere bel bağlayan gerici muhaliflere kucak açıyor. “Tampon bölge” ve “güvenlik koridoru” kurma adı altında ise savaş çığırtkanlığı yaparak Suriye’ye fiili dış müdahalenin yolunu düzlüyor.
AKP hükümeti eliyle dışarıda emperyalist savaş ve saldırganlık politikalarına aktif taşeronluk rolünün üstlenildiği bir dönemde, Kürt halkı ve devrimci-ilerici sol güçler payına düşen ise dizginsiz faşist baskı ve devlet terörü oluyor. “İçerde ve dışarda savaş ve saldırganlık” pozisyonu alan Türk sermaye devleti, Kürt sorunundaki imha-inkar politikalarını derinleştiriyor, işçi ve emekçilere dayattığı köleliği ve gençliğe sunduğu geleceksizliği ise daha da katmerleştiriyor.
Arkadaşlar!
Emekçi halkların özgürlüğü ve geleceği hiçbir biçimde emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin umurunda değildir. Emperyalistlerin ve onların tetikçisi AKP hükümetinin/sermaye devletinin Suriye halkının dostu olamayacağı ve onların acılarını dindiremeyeceği açıktır. Gerçek şu ki, emperyalist zorbalar ve işbirlikçileri gerici çıkarları doğrultusunda yeni bir katliama imza atmaya hazırlanıyorlar. 1 Nisan günü de bunun ayrıntılarını planlayacaklar.
Şu da açıktır ki, Suriye halkının gerçek anlamda özgürleşmesinin yolu, emperyalist-kapitalist sistemin zincirlerinden tamamen kurtulmasından geçmektedir.
İşte bu yüzden sizleri, kardeş Suriye halklarına yönelik katliamlara taşeronluk etmeyi reddetmeye, emperyalist savaş ve saldırganlık politikalarının karşısına “işçilerin birliği, halkların kardeşiliği” şiarıyla dikilmeye çağırıyoruz.
Emperyalistler ve işbirlikçileri Suriye’den elinizi çekin!
Emperyalizm yenilecek, direnen halklar kazanacak!
Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği!
Ekim Gençliği
