Grevle dayanışmak için derslere girmiyoruz!
Arkadaşlar,
Geleceğimizi çalanlar, eğitimi paralı hale getirenler bizden daha fazlasını almak için saldırıyor! 4+4+4 adlı yasa bize hiçbir hak sunmazken, tersine bizden çok şey götürüyor. Bu yasayla eğitime başlama yaşının değişeceği, 12 yıllık “kesintisiz” eğitimin zorunlu hale getirileceği söyleniyor.
Oysa bu yasa, gericiliğin daha ilkokul sıralarında işlenmeye başlaması, ilk 4 yıldan sonra çocukların gericiliğin ve cemaatlerin kollarına atılması anlamına geliyor. Böylelikle başbakanın istediği “dindar ve kindar gençlik” yaratılmak isteniyor. Buradan da bütün toplum dinci gericilik üzerinden şekillendirilmeye çalışılıyor.
Bu yasayla çıraklık adı altında çocuk işçilik getiriliyor. Çocuklar, ilk 4 yıldan sonra “mesleğe yönlendirme” adı altında patronların ellerine bırakılıyor. Sermayenin ucuz işgücü ihtiyacı çocuk emeği sömürüsü ile karşılanmaya çalışılıyor.
Bu yasa zaten düşük olan kızların okula gitme oranının daha da aşağılara çekilmesi sonucunu getiriyor. Yasa, ilk 4 yıl sonrasında kız çocuklarının okuldan alınabilmesine zemin hazırlıyor.
Patronların düzeni, kölelik zincirlerini daha da sıkmak için tüm gücüyle uğraşıyor. Eğitimi paralı hale getirmenin de ötesinde, okulları patronlar için için sömürü merkezlerine çeviriyor. Bizleri ise hem müşteri hem de ucuz işgücü kaynağı haline getiriyor.
Liseli arkadaşlar,
4+4+4 ile çalınan bizim geleceğimizdir. Gericiliğin karanlık dehlizlerinde boğulmak istenen bizim geleceğimiz, bizim yaşamımızdır.
O halde, yapmamız gereken şey geleceğimize sahip çıkmak, mücadele etmektir.
4+4+4 ile dayatılan karanlığı ancak mücadele ederek dağıtabiliriz. Eğitimin paralılaştırılması ile okullarımızın ticarethaneye, bizlerin de müşteriye dönüştürülmesini ancak mücadele ederek engelleyebiliriz. Sermayeye ucuz işgücü olarak sunulmamızın önüne ancak mücadele ederek geçebiliriz. Gericiliği ve etrafımızda oluşturulan gerici ablukayı ancak mücadele ederek dağıtabiliriz.
Arkadaşlar,
Kamu emekçileri, öğretmenler, 4+4+4 yasasına karşı greve çıkıyorlar. 28-29 Mart günlerinde okullara ve işyerlerine gitmeyip Ankara’ya, meclise yürüyorlar.
Biz de liseli gençlik olarak geleceğimize sahip çıkalım, emekçilerin grevini eylemlerle karşılayalım. Grevle dayanışmak için derslere girmeyelim. Okullarımızı, okul önlerini ve meydanları eylem alanına çevirelim.
Devrimci Liseliler Birliği (DLB)
