Devlet okullarında ilköğretim de paralı mı olacak? - Nihal Kemaloğlu

  • Arşiv
  • |
  • Kategori yok
  • |
  • 31 Mart 2012
  • 04:02

İlköğretim devlet okullarında parasızdır' ifadesinin Meclis Komisyon görüşmelerinden çıkartıldığı 4+4+4 kesintili eğitim yasasına karşı sivil ve demokratik tepkilerin otoriter devlet pratikleriyle nasıl bastırıldığını izledik.
Eğitim sisteminin bu kadar 'esnekleştirilmesinin' ancak merkezi güç yoğun devlet korumasıyla ifade, seyahat, toplantı ve gösteri haklarının kamusal alandan gaz ve suyla temizlenerek mümkün olduğunu tecrübe ettik...
KESK ile KESK'e bağlı Eğitim SEN 28 ve 29 Mart'taki kitlesel eylemleriyle topluma 4+4+4 teklifiyle 'İlköğretim de dahil eşit ve parasız eğitim hakkının geriye dönüşsüz kaybı'nı duyurmaya çalışıyorlardı...
Hükümetin bu yasayı hızla ve telaşla Meclis Genel Kurulu'ndan geçirme gayretleri sürerken sokaklarda yerlerde sürüklenen emekçi ve eğitimcilerin gaz ve copla kuşatılmalarının nedeni kamusal eğitimde aşılacak tarihsel eşikti...
Halkın teveccühünü Kuran dersi ve dini eğitimle toplarken, topluma sınıfsal eğitim zırhı geçirerek eğitim hakkını yoksullardan zenginlere aktaracak bu kanun teklifiyle ülkemizde eğitim hak olmaktan çıkartılıyordu...
Dolayısıyla çeşitli illerden Ankara'ya 4+4+4'e tepki mitingine katılmak için yola çıkacak binlerce eğitimcinin otobüsleri 'ceset torbası yok' ya da evrakları eksik diye engellenmekle kalmadı yürüyüş yapmalarına dahil izin verilmedi.
Ankara Valiliği'nin Ankara'da eylem yapılmayacağı kararı İçişleri Bakanlığı'nın illere gönderdiği genelgeyle otobüslerin illerden yola çıkışına ve Ankara'ya girişine izin vermeyen otoriter/güvenlikçi devlet tavrı 4+4+4'ün sıhhatinin gereğiydi...
Elbette 'İlköğretim devlet okullarında parasızdır' ifadesinin 4+4+4 yasa teklifinden çıkartılması temel eğitimin de 'özelleştirilmesinin' önünün açılmasına ve anayasada yazılı olan devletin kamusal eğitim verme yükümlülüğünden sıyrılmasıydı...
Ve bu tarihsel geçiş, fiiliyatta temel eğitimi 4 yıla indirirken 'zorunlu eğitimi 12 yıla çıkartıyoruz' söylemiyle gerçekleşiyordu.
Yaka paça Meclis Kurulu'na sunulup görüşüldüğü esnada öğretmenlerin sokaklarda biber gazı ve copla engellendiği, meydanların toma ve panzer barikatlarıyla kapatıldığı ülkemizde bu yasa teklifiyle eğitimdeki 30 yıllık büyük neo-liberal dönüşüm tamamlanıyordu...
Yani 1980 darbe sonrası kamusal eğitimin içini çürütüp, boşaltan şoven, maço, ezberci müfredat sonrası bu niteliksizleşmeyi gerekçe gösterip, devlet teşvikleriyle büyütülen özelleştirilen eğitim sonra da kamu ve özel okullarına takviye paralel paralı okul dershane safhalarının vardığı yerde...
Paralı eğitimle donatılmış piyasacı yönetici sınıf ve erken yaşta dini ve mesleki eğitimle 'ayrıştırılmış' geniş yoksul kitlelerden kurulu Türkiye tasarımı köklüce yerleştiriliyordu...

Akşam / 31.03.12