Bilim Bakanı ne iş yapar? Kamu adına, bilimsel gelişmeye fon yaratır değil mi?
Türkiye’nin Bilim Bakanı, Akşam’da “Darwinistler”i eleştirmiş:
“Darwin’i inanç haline dönüştürmeyin. Bilimle inanç arasında fark var” demiş:
“Bir şeyin bilimsel olması için ondan şüphe edilmesi lazım. Oysa inanç, şüphe kaldırmaz.”
* * *
Doğru, ama Türkiye’nin sorunu o değil ki...
Bugünkü sorun, “inanç”ın “bilim”i tartıştırmaması...
TÜBİTAK dergisinden Darwin kapağının çıkarılması...
Kapağı yapanların görevden alınması...
İnancın, din kitaplarından taşıp biyoloji kitaplarına sızması...
Buna kim engel olmalı?
Bilim Bakanı değil mi?
Ya o da inancı bilimmiş gibi dayatanlar yerine, bilimi inanca çevirenlere karşı çıkıyorsa?
Erkek haklarını savunan Kadın Hakları Bakanı’na dönmez mi?
* * *
İnançla bilim arasında asırlarca kanlı savaşlar yaşandı.
Sonunda bazı coğrafyalarda inanç, devlet görevinden alındı, vicdanlara bırakıldı.
Bazı coğrafyalarda ise inanç adına bilim itilip kakıldı.
Ya hayatta en hakiki yol göstericinin bilim olduğu “inancı” üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti nerede duruyor?
5 yıl önce bu köşede, Turan Eser’in verileriyle, cami, hastane ve okul sayılarını kıyaslamıştım.
(http://www.milliyet.com.tr/2007/06/21/yazar/dundar.html)
1200 hastanemiz,
67 bin okulumuz,
85 bin camimiz vardı.
Kültür Bakanlığı’nın bütçesi 632 trilyon TL., şimdi “Bilim”i de içine alan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın bütçesi 280 trilyon iken, Diyanet’e 1,7 katrilyon veriliyordu.
Bu, 8 bakanlığın bütçesine eşitti.
Geçenlerde Eser’le yeniden buluştuk.
Verileri 5 yıl sonra Birgün için revize etmişti.
Buyurun, son resmi rakamlarla kendimize gelelim:
* * *
AK Parti’nin iktidara geldiği 2002’de ilköğretim okulu sayısı 32 bindi.
10 yıl sonra rakam, yine 32 bin...
Temel eğitimde devletin 160 bin derslik açığı var.
Hastane sayısı 1114 idi, 10 yılda 1453 oldu.
Cami sayısı ise 76 binden 93 bine çıktı.
Yani 10 yılda okul sayısı artmazken, mevcut okulların yarısına yakın cami yaptırıldı.
İmam sayısı 10 yılda 74 binden 128 bine çıktı.
Diyanet, bu yılsonu 150 bine ulaşmayı vaat ediyor.
Buna karşın Sağlık Bakanlığı hastanelerindeki hekim sayısı 10 yılda 57 binden 73 bine çıkabildi.
Yani doktorun iki katı imam var devlette...
İlahiyat Fakültesi sayısı ise 10 yılda 27’den 83’e çıktı.
“Eh Müslüman ülke, olacak o kadar” mı diyorsunuz?
Türkiye’deki 93 bin camiye karşılık, nüfusu Türkiye’ye yakın İran’da 68 bin cami var.
Mısır’da 67 bin...
* * *
Bir de sivil topluma bakalım:
Türkiye’de 100 bine yakın dernek var.
Bunların 863’ü sivil haklar derneği...
308’i öğrenci derneği...
1’i opera sanatçıları derneği...
16 bini ise cami ve kuran kursu dernekleri...
Almanya’da 11 bin 300 kütüphane var.
Türkiye’de 1500...
* * *
Görüldüğü gibi Türkiye’nin sorunu, bilimin din haline dönüştürülmesi değil, tersine, bilime, kültüre, sanata, sağlığa kaynak ayrılmaması, 10 yıldır kaynakların Diyanet’e, camiye, imama aktarılması...
Bilim Bakanı’ndan, kime iman edeceğimizin kararını bize bırakıp asıl görevini yapmasını, bilimi savunmasını, araştırmalara kaynak aktarmasını, kütüphaneleri artırmasını bekliyoruz.
Milliyet / 19.02.13