(07.10.12) - Aylardır ellerini sıvazlayarak savaş çığırtkanlığı yapan sermaye sözcüleri meclisten tezkerenin geçmesiyle birlikte daha da pervasızlaşıyor. Sermaye hükümetinin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ‘bundan sonra nereden Türkiye’ye bir saldırı gelirse susturulacağını’ ifade ederek saldırgan açıklamaları sürdürdü.

Emperyalistlerin hizmetinde savaş hazırlığı için çıkarılan tezkereyi meşrulaştırma niyetiyle açıklamalarına devam eden Davutoğlu konuşmasında şunları ifade etti: “Biz tezkereyle aslında savaş adımı atmış değiliz, aksine amaç bir savaşı engellemek üzere gerekli uyarıyı Suriye yönetimine yapmak, caydırıcılığımızı göstermek. Bir tezkere çıkarıp, ‘Biz gerektiğinde buna sadece misliyle değil fazlasıyla da mukabelede bulunuruz’ demediğiniz zaman, bu hakkı elinizde tuttuğunuzu, Meclis’ten bu yetkiyi aldığınızı göstermediğiniz zaman caydırıcılığınız kalmaz”

Akçakale’ye düşen top mermisi hakkında konuşan Davutoğlu herşeyin net olduğunu, Suriye Devleti'nin saldırısı olduğunu savundu. Provokasyon ihtimalinin yüksek olduğunu savunanları "Esad'ın avukatı" olarak niteleyen Davutoğlu savunmaya geçerek “Herhalde Türkiye kendisine yönelik 12 kilometre öteden atılan bir top mermisinin nereden geldiğini, kim tarafından atıldığını, ne nitelikte olduğunu bilir” dedi.

Atılan top mermisinin sadece Suriye ordusunda olduğunu iddia etse de yüzeysel bir araştırma dahi bu top mermisinin birçok ülkenin envanterinde yer alan, kolay bulunabilen bir patlayıcı olduğunu kanıtlıyor. Davutoğlu manipüle etmeye çalışsa da gerçek orta yerde duruyor.

Akçakale’ye düşen bombanın tipinden, atıldığı topa kadar tüm teknik bilgileri sıralayan Davutoğlu iddialarını 'kesin' bir dille savunuyor.