Cargill’de sendika düşmanlığı

  • Arşiv
  • |
  • Sınıf Hareketi
  • |
  • Sendika
  • |
  • 13 Ekim 2012
  • 16:05

(13.10.12) – Türkiye’ye 1960 yılında çeşitli ortaklıklarla giren ve 1986 yılından itibaren başta gıda sektöründe faaliyetlerini sürdüren Cargill, 65 ülkede 140 bin çalışanı olan dev bir tekeldir. Yıllık cirosu bugün 170 milyar Euro’yu bulmaktadır ve bu rakam Türkiye’nin yıllık cirosundan fazladır. Cargill 1997 yılında Orhangazi ilçesinde 90 milyon dolara mal olan ve 2000 yılında faaliyete geçen bir fabrika kurdu. Birinci derece tarım arazisi üzerine kurulan fabirka sermaye hükümeti AKP’nin özel gayreti ile çıkarılan yasayla yasal statüye kavuştu. Daha sonra Cargill’in tam kapasite çalışması için yasal değişikliklerle yolu düzlenmiş oldu.

Toplam şeker üretimini 2.341 bin ton olarak açıklamış ve bunun % 90'ı olan 2.107 bin tonunun pancardan, % 10'u olan 234 bin tonunun da mısırdan elde edilen şekerden üretilmesine karar vermişti. Daha sonra Cargill, Amlyum, Sunar ve Tat gibi sermaye kuruluşlarının mısırdan elde edilen şeker kotasını arttırılmasına dönük baskısı üzerine kota %15’e çıkarılarak 351 bine yükseltilmişti. Bu kotanın 160 bin tonunu Cargill tarafindan üretildiği düşünüldüğünde sermaye hükümetinin Cargill’e verdiği değer görülecektir. Ayrıca ilerleyen dönemdede (2003-2005) Türkşeker, Amasya, Kütahya ve Adapazarı şeker fabrikalarının özelleştirmeleri ile sektörde tekelleşmesi sağlanmış ve kota bakanlar kurulu kararıyla arttırılmış ve bu kota %50’ye çıkarılmıştır.

Cargill’e verilen bu değerin elbette bir gözükmeyen yüzüde bulunmaktadır. Cargill Başbakan Erdoğan’ın bir dönem ortak olduğu Ülker’e %50 ortak durumundadır. Ülker’in Cola Turka’yı ürettiği düşünüldüğünde bu ortaklığın anlamı daha açık gözükecektir. Ayrıca bir dönemin Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın oğlu Abdullah Unakıtan’ın sahip olduğu AB Gıda Şirketi’nin Cargill’in ürettiği yapay tatlandırıcıyı o zaman %180 yerine %35’lik gibi düşük gümrük vergisi ile ithal ettiği düşünüldüğünde bu değerin kendisi görülücektir.

Orhangazi’de kurulu bulunan fabrikada başta nişastadan şeker üretimi yapılmaktadır. 150 kişinin çalıştığı fabrikada full otomasyon sistemi uygulanmaktadır. Bu da daha ağır çalışma koşullarını getirmektedir. 2013’ün başında İstanbul Pendik’te bulunan fabrikasınında buraya taşınacağını düşündüğümüz zaman Cargill firmasının Orhangazi’deki fabrikaya ne kadar önem verdiği anlaşılacaktır.

Bunun için içerde sendikal örgütlenme istemeyen Cargill patronu işçi düşmanı tutumuyla bir kişiyi işten atmış bulunmaktadır. Öz Gıda-İş’in örgütlenme çalışması yürüttüğü fabrikada işçiler arasında sevilen 6,5 yıllık işçi Kemal Kopar’ı geçtiğimiz günlerde işten attı. Kopar’ın bugüne kadar hiç uyarısı bulunmamasına rağmen performans düşüklüğü gerekçesi ile işine son verilmesi Cargill’in sendikaya yönelik tahammülsüz olduğunu açıkça göstermektedir. İşten atma saldırısından önce de bazı işçileri sorguya alması, insanları vazgeçirmeye çalışmış ve Lead operatörlerini kullanarak çalışanlara baskı uygulamaya başlamıştı.

Kemal Kopar işten atıldıktan sonra 05.10.12 tarihinden itibaren kapı önünde direnişe geçti. Kopar sendika yöneticileri ile birlikte gün içerisinde kapı önünde direnişe devam ediyor. Bu süreçte direnişin duyulması ve kitlelere anlatılması için sendika bir bildiri çıkarttı ve çeşitli mahallelerde dağıtımını sürdürüyor.

Çıkartılan bildirideki talepler ise şöyle:

“1- Sendikaya üye olduğu için işten çıkartılan Kemal Kopar tekrar işe başlayacaktır.

2- Cargill yönetimi sendikaya üye olmayı seçmiş çalışanlarının haklarına saygı gösterip, sendika ile görüşerek bundan sonra çalışanları ilgilendiren her konuda sendika ile birlikte karar verecektir.

Bu taleplerimiz karşılanana kadar 05.10.12 tarihinde fabrika önünde başlattığımız direnişimiz artarak devam edecektir. Adalete, insan haklarına ve demokrasiye inanan tüm emek dostlarını fabrika önündeki eyleme destek vermeye bekleriz.”

Kızıl Bayrak / Bursa