(24.03.12) - Bursa Su Platformu, 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle gerçekleştirdiği eylemde “suyun ticarileştirilmesine hayır” dedi. Bursa’nın Kemalpaşa ve Orhaneli ilçesine bağlı köylerin yaşadığı su sıkıntısı eylemin ana eksenini oluşturdu. Maden ocakları yüzünden suları kirlenen, içilmez hale gelen ya da su şirketlerinin sularına göz diktiği köylülerin de katıldığı eylemde köylüler suyun meta haline getirilmesini yaşamlarından verdikleri örneklerle aktardılar.

Eylem saat 14.00’te Setbaşı'nda başladı. “Su haktır satılamaz / Bursa Su Platformu” pankartı açan kitle Kent Müzesi’ne doğru yürüyüşe geçti. Başköy, Dallıca, Sünlük’ten gelen köylüler “700 yıllık suya mermer darbesi”, “Dağ yöresi çöl oluyor”, “Suyumuzu kimsenin kurutmaya hakkı yok”, “Su yoksa tarım ve hayvancılık da yok”, “Doğancı barajı batak akıyor” dövizlerini taşıdılar. Yüzlerce kişi tulum eşliğinde yürürken, bazı köylüler ellerinde köylerinden getirdikleri pis suları taşıdılar. Yürüyüş boyunca “Su haktır satılamaz!”, “Su halkındır şişelenemez!”, “Baraj yapma boşuna yıkacağız başına!”, “Maden ocaklarına hayır!” sloganları atıldı.

Kent Müzesi’nin önüne gelindiğinde basın açıklamasını Doğader Yönetim Kurulu Üyesi Eylem Küçük gerçekleştirdi. 2500’in üzerinde HES yapıldığına dikkat çeken Küçük, derelerin 2-3 km aralıklarla kelepçelendiğini söyledi. 10 binin üzerinde HES yapımının gündemde olduğunu söyleyerek, yöre halkının bu talana sessiz kalmayacağını sözlerine ekledi.

Köylülere sorulmaksızın şişe/ambalajlı su şirketlerinin, köylülerin suyuna el koyduğunu vurgulayarak, bu şirketlerin ormanlık alana kilometrelerce su borusu döşediğini, binlerce ağacı kestiğini belirtti. Kemalpaşa’ya bağlı 20 köyün kullandığı suyun şişelendiği bilgisini verdi.

Basın açıklamasının ardından serbest kürsü bölümü oluşturuldu. Burada öncelikle köylü kadınlar suyun ticarileştirilmesinin ve maden ocaklarının yarattığı sorunları yaşamlarından kesitlerle anlattılar. Onlarca köylünün yaptığı konuşmaların ardından tulum eşliğinde horonlar çekildi.

Kızıl Bayrak / Bursa