(06.10.12) - Dinci-gerici partinin şeflerinden Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Diyarbakır AKP İl Başkanlığı'na yaptığı ziyarette anadil üzerine söyledikleriyle riyakârlığını bir kez daha göstermiş oldu. Anadilin hak olduğunu savunduklarını iddia eden Arınç, özellikle eğitim ve savunma konularında anadilin önemli olduğunu 'belirtti.'
Konuşmadan başlıklar...
Arınç konuşmasında şunları söyledi: “Savunma hakkı kutsaldır, bir insan 'Ben ifademi Kürtçe vereceğim, savunmamı Kürtçe yapacağım' diyorsa artık o öyle olacaktır. Bundan sonra kanunumuz değişecek herkes kendi anadilinde savunmasını, ifadesini rahatlıkla yapacak. Kamu hizmetlerinde ana dilde karşılık almak için yasal düzenlemeler yapılacaktır. Siyasi partilerin kapatılmasını tamamen kaldıracağız. Her parti istediği tüzük ve programla kurulacak."
Kürtçe'nin okullarda seçmeli ders olduğunu, ama yıllarca red ve inkar edilmiş bir dili okutacak öğretmen bulmakta zorluk çektiklerini, bunun için üniversitelerden formasyon programı uygulamalarını istediklerini söyleyen Arınç, "Bu dili biliyorum diyenler kısa eğitimden sonra Kürtçe öğretmeni olarak başlayacaklar. Milli Eğitim Bakanlığı ders kitabını hazırladı. Ben de Türk Dil Kurumu'na talimat verdim; mükemmel bir Kürtçe-Türkçe lügat hazırlayacaklar" ifadelerini kullandı.
Hızını alamayan Arınç konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hiç kimse kendisini bir başkasından üstün bir noktaya getiremez. Ama kendisinin inkar edilmesine de tahammül edemez. Biz inkarcı politikaları bıraktık artık. Kürt kimliği şerefli bir kimliktir. Bu toprakların insanı kendi kimliğini söyleyecek. Bu kimlik neyi gerektiriyorsa anayasanın tanıdığı, kanunların bize verdiği, insan haklarının evrensel kuralları içerisinde yaşanması gereken bütün imkanlarını tek tek kullanacağız.”
Arınç'ın ikiyüzlülüğü
Arınç'ın bu sözlerinin ikiyüzlülükten öteye geçmediği ortada. Zira bu sözlerin hemen ardından bir kez daha kirli savaşın yükseltileceğine vurgu yaparak “anladıkları dilden” konuşmaya devam edeceklerini söyledi.
Öte yandan, özellikle KCK duruşmalarında yaşanan savunma hakkı gaspının sorumluluğunu mahkeme heyetlerine yükleyen Arınç, dinci partinin şefi Erdoğan'ın sıklıkla ifade ettiği “mahkemelere talimat verme” gerçeğini bilmiyor olamaz elbette.
Hamasi nutuklar atan Arınç'ın söylediklerine karşı tutuklu binlerce Kürt siyasetçisini, Roboski katliamını, cezaevlerinde Kürt çocuklarına yönelik aşağılık uygulamaları, devletin Kürdistan'da sürdürdüğü kirli savaşı ise sadece hatırlatmakla yetiniyoruz.
