Almanya'da TİS süreci ve gelişmeler

  • Arşiv
  • |
  • Dünya
  • |
  • Avrupa
  • |
  • 14 Mart 2012
  • 20:15

(14.03.12) - Kamu hizmetlerinde çalışan, yaklaşık iki milyon işçi için başlayan toplu iş sözleşmesi süreci devam ediyor. İskolunda örgütlü olan Verdi sendikası, taleplerini % 6,5 oranında, yani en az 200 avro ücret artışı, çalışanlara tam günlük istihdam ve meslek eğitimi görenlerin eğitim sonrasında işe alınması şeklinde fomüle ettti.

İşveren konumunda bulunan İçişleri Bakanlığı, uzun dönem sendikanın taleplerini duymazlıktan gelerek sessizliği tercih etti. İşveren tarafı 12 Mart günü, Potsdam'da karşı teklifini ortaya koydu. Buna göre 24 ay için toplam % 3,3 ücret artışı teklifini, Mayıs ayından itibaren geçerli olmak üzere ilk on iki ay için % 2,1, ikinci yıl için 2013 Mart'ından itibaren de % 1,2 ücret artışını kabul edebileceğini açıkladı.

İşveren konumunda bulunan İçişleri Bakanlığı'nın teklifine göre 5. ve 6. basamaktaki bir emekçinin 14 yıllık çalışma sonrasında ücretine birinci yıl için 50,80 avro ve ikinci yılda içinse 20,69 avroluk ücret artışı sağlanmış olacaktır.

İşveren teklifinin kabul edilemeyeceğini açıklayan Verdi Başkanı Frank Briske ise yeni uyarı grevlerine gideceklerini açıkladı. Uyarı grevleriyle, 28-29 Mart'ta yapılacak görüşmeler için işveren üzerindeki baskıyı arttıracaklarını söyledi.

Metal ve kamu iş kollarında başlayan toplu iş sözleşme görüşmeleri, sendika bürokrasinin ayak oyunlarına rağmen alttan gelen basınç karşısında sendikalar, sınırlı da olsa grev karaları almak zorunda kalıyorlar. Ancak sendika yönetimleri, ortaya koydukları taleplerin de gösterdiği gibi, hak alma mücadelesi vermekte istekli olmadıklarını ortaya koymuş bulunuyorlar. Sendika bürokratlarıyla işverenler arasında süren görüşmeler göstermeliktir ve sonuç alıcı olamayan grevlerle geçiştirilmeye çalışılacaktır. İşçi sınıfı alttan bir basınç sağlamayğ başaramazsa eğer,bu toplu sözleşme sürecinden de hak kayıplarıyla çıkacaktır.

Aç gözlü Alman tekelleri, emperyalist rekabet savaşlarındaki iddiasını sürdürebilmek için, işçi sınıfını gerici sendika yönetimleri aracılığıyla denetim altında tutmaya muhtaçtır. İşçi tabanı kapitalist sınıfın ve sendika bürokratlarının manevralarına karşı uyanık olmalı, mücadelenin yolunu seçmelidir.

Kızıl Bayrak / Almanya